Aydın Ak Parti'ye Sert Yüklendi

31 Mart yerel seçimlerinin Cumhur İttifakı bileşenlerinin liderleri ile onlara uyumla yerellerdeki idarecilerininsöylemleriyle gergin bir hale getirilmesine, bu yerel seçimde farklı tercihlere yönelenlere yönelik ötekileştirip kamplaştıran dile bir tepki de Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkan adayı Birol Aydın’dan geldi. GERİLİM, ÖRTBAS DEMEKTİR Bugüne kadar Kocaeli’de pek çok partiden pek çok belediye başkanı ve milletvekilinin seçilip görev yaptığını anımsatan Aydın, “Bu seçim de onlardan farklı değil. Ama son aylarda başka bir atmosfer pompalanıyor. Kim ki bu yerel seçime başka anlam yüklüyor,toplumdan gizlenen, gizlemek istedikleri bir şeyler var demektir. Gerilim ortamı oluşturmak, örtbas demektir” diye konuştu.  BAŞKA NOKTALARA ÇEKMEK HAKSIZLIKTIR Aydın, Çayırova İlçesi’ndeki muhtar ve muhtar adayları ile bir araya geldiği, Özgürlük Mahallesi’ndeki Acarlıoğlu Kebap’ta gerçekleşen toplantıda önceliği bu gündeme verdi. Yerel seçim ortamlarındaki birlikteliğin kardeşliğe vesile olmasını dileyen Birol Aydın, “Seçimler ülkenin beklentilerini yerine getirip kaygı ve endişeyi gidersin. Bu seçimi başka noktalara çekmek de hem bizler hem de başkaları için haksızlık olur” dedi. Aydın şöyle devam etti: SADECE MAHALLİ İDARELER SEÇİMİDİR “Çayırova’da yaşayan vatandaşlar olarak gündemimiz zamlarla birlikte yaşanan geçim sorunlarıdır. Çocuğunun harçlığını, kendi günlük giderlerini eş dosttan teminle sağlamaya çalışanlar var. Park, bahçe, cadde sokaktan sebep kendi sıkıntılarımız, beklentilerimiz var. Bunları gidermek için geçmişte seçtiğimiz gibi belediye başkanı ve belediye meclis üyelerini seçeceğiz. Hep beraber en hayırlı hizmeti sunacağına inandığımız belediye başkanını, adaylar arasından seçeceğiz. Bu sadece mahalli idareler seçimidir. Germeye imkân vermemek lazım.” ADAYLAR BİRBİRİNİN RAKİBİDİR Farklı partilerin farklı adaylarına farklı gerekçelerle oy verecek vatandaşların, seçmenlerin 31 Mart tarihinden sonra da birbirinin yüzüne bakacağını hatırlatan Aydın, “Belediye başkan adayları birbirinin düşmanı değil rakibidir. Tüm seçmenin tek bir adaya oy vermesi de mümkün değildir. Üç ayrı partinin adayına oy veren üç komşu esnaf, apartman sakini birbirine düşman değildir. Bu anlamda televizyon ekranlarında aksi yönde ‘arzı endam’ edenlere, toplumu kamplaştıranların diline itibar etmemek gerekiyor. Yerel seçim iklimleri insanların farklı tercihlerine sebep olabilir” diye konuştu. Aydın konuya dair ayrıca şunları kaydetti: BİZE OY VERMEYEN BİZE DÜŞMAN DEĞİL Kİ “Seçmen size oy verse ne olur, vermese ne olur. Ben Çayırova’da seçmenin yüzde 100’ünün Çayırova Belediye Başkan adayımız Yusuf Aksu’ya oy vermesini çok arzu ederim. Ama bir hakikat var. Bu yerel seçimde de farklı partilerin adaylarının alacağı oylarla kendiliğinde bir denge oluşacak. Bana veya Yusuf Aksu’ya oy vermeyen seçmen bana düşman değil ki. Ya biz o seçmene dokunamadık ya da başka aday bizden daha iyi dokunup ikna etti, oyunu almasını bildi. GERÇEK ŞU Kİ, GEÇİNEMİYORSUN Seçimi germeye, gerdirmeye imkân vermemeli. Hamaset yapmamalı. Bir ülkede hamaset zirve yapmışsa, duygu ve inanç yoğunluklu siyaset oluşuyorsa bu aklın ve düşünmenin devre dışı bırakılması halidir. Gerçek sorunları, gerçek çözümlere kavuşturmalı. Duyguyla, hamasetle olmuyor. Gerçek şu ki aldığın maaşla evini geçindirmekte zorlanıyorsun. Ama ekranda birilerini dinledikten sonra araziye çıkıyor, başka partilere veryansın edip oyunu yine sana bu eziyeti çektirene veriyorsun. İDARECİ KORKUTMAMALI KORKULARI DAĞITMALI Oysa ki her işimizde akla ihtiyaç var. Bu yerel seçimde iktidar partisinin aleyhine oluşacak olası olumsuz tablo, olsa olsa memleketin hayrına yönelik olarak iktidar partisine toplumun mesajı olacaktır. Bu koşul ve ortamda memleketi idare edenlerin işi korkutmak değil aksine korkuları dağıtmaktır. Bir ülkede sıkıntı varsa ülkeyi idare edene düşen aşılamayacak sorun olmadığına söylemektir. ‘Biz güçlüyüz. Olmazı oldururuz’ demektir. Ama iktidar bunun tam aksine halkı korkutarak düşen oylarını kurtarmaya çalışıyor. Bu doğru değil. SANA OY VERİNCE BAŞKA BANA OY VERİNCE BAŞKA! Tekrar söylüyorum, bu bir yerel seçimdir. Benim Diyarbakırlı, Vanlı, Siirtli insanım, kardeşim Saadet Partisi’ne oy verince onlara göre, ‘PKK’yı desteklemiş’ oluyor. Ama aynı yörenin insanı AK Parti’yi desteklediğinde, ‘Diyarbakırlılar, Vanlılar, Siirtliler desteklemiş’ oluyor. Toplumun önünde gidenlerin yalanı, iftirayı, aymazlığı bu kadar rahat yapıyor olmaları bu ülke için en büyük tehdit ve tehlikedir.” HANGİ ARALIKTA BU KADAR BOZULDULAR İsimlerini ağzına almadan AKP içindeki eski Milli Görüşçüleri kast eden Birol Aydın, “Onları tanıyamıyor ve anlayamıyoruz. Hangi aralıkta bozulup bu kadar kolay şekilde yalan söyleyip iftira eder hale geldiler. Nasıl olur da olmayan işi olmuş gibi gösterip toplumu kamplaştırırlar. Hangi partiye, hangi partinin adayına oy verirse versin herkes bizim insanımız. İnsanlar zaman içinde seçimlerdeki tercihlerini konjektürel veya gerçekçi tercihler üzerinde değiştirebilir. Onların bu tercihleri üzerinden politika üretip ötekileştirmek yanlıştır. HERKES TAKDİR EDECEK DİYE BİR ŞEY YOK Kİ Biz evliyası ile de eşkıyası ile de, çok dindarı ile de az dindarı ile de, Türkü ile de Kürdü ile de beraber yaşayacağız. ‘Herkes beni takdir etmek zorunda, her dediğim olacak’ diye bir şey yok ki. Üzülerek ifade ediyorum ki Cumhurbaşkanı başta olmak üzere bu kavramları çok rahatlıkla kullanabiliyorlar” dedi. Aydın konuya dair sözlerini, ilçe adını ağzına almasa dahi Dilovası’nı kast ederek şöyle tamamladı: DİLOVASI’NA ATIF… “Bir Kocaeli Milletvekili, ‘Bu ne biçim ittifak’ diyerek, aynı ittifak içinde Saadet Partisi dahil dört parti sayıyor. Siyasi partilerin ittifakları kınanacak bir şey değildir ama biz Saadet Partisi olarak seçim ittifakında olmadık ki. Buna rağmen şurada ya da burada yaşayanların yerel yöneticilerinin, toplumda makul olan güçlü aktörlerin etrafında yer yer bir araya gelmesi de kınanacak bir şey değil. NİYE HOKKABAZLIK YAPIYORSUNUZ Cumhur İttifakı bileşenlerine diyoruz, niye hokkabazlık yapıyorsunuz. Hokkabaz, olmayan bir şeyi olmuş gibi gösterir. Tekrar ediyorum. Bu bir yerel seçimdir, gerilime gerek yok. Hokkabazlığın lüzumu yok. Herkes memlekete olan bideni görüyor.”