Gebzeli kadınlar Ata'ya çelenk sundu!

Gebzeli kadınlar, 5 Aralık Kadın Hakları Günü dolayısıyla Gebze Kent Meydanı’nda Atatürk büstüne çelenk bıraktı. Atatürkçü Düşünce Derneği Gebze Şube Başkanı Sezer Nilgün Aydın, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Gebze Şube Başkanı Nurcan Çınar, CHP Gebze Kadın Kolları Başkanı Yaşa Erdoğan ve çok sayıda Gebzeli kadın, 5 Aralık Kadın Hakları Günü dolayısıyla Gebze Kent Meydanı’nda Atatürk büstüne çelenk bıraktı. Gerçekleşen çelenk sunma töreninin ardından basın açıklamasını alanda bulunanlar adına ADD Gebze Şube Komisyon Başkanı Şerife Albayrak yaptı ve şunları dile getirdi; “Bundan tam 85 yıl önce; 5 Aralık 1934’te anayasamızda ve seçim kanununda yapılan değişikliklerle Türk kadınları milletvekili seçme ve seçilme hakkına kavuşmuşlardır. Sonsuz önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları Türk kadınının toplumsal konumunun insan onuruna yakışır bir düzeye gelebilmesi için büyük bir mücadele vermişlerdir. 1930 yılından başlayarak, Türk toplumunun üretim ve çalışma alanında bir güç olan kadını, kamu ve devlet işlerine de katmak amacıyla kadınlara, o zamana kadar hayal bile etmedikleri hakları, bir ‘lütuf’ değil, hak ettiklerine inandığı için, sağlamıştır. Çünkü Sonsuz Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk kadının kazandığı yeni haklarla ülkesinin, yaşamını değiştireceğine, dünya barışına ve uygarlığına büyük katkılarda bulunacağına her zaman inanmıştır SAVUNMA POZİSYONUNA DÜŞTÜLER Türk kadınlarının erken tarihlerde elde ettiği kazanımlarına karşın 21.Yüzyıl Türkiye’sinde “Töre, namus, koca cinayetleri” ile kadınlarımız ülke gündemine oturmuş, şiddet, taciz, tecavüz, ötekileştirme, yok sayılma, eğitimsiz bırakılma gibi birçok sorunla karşı karşıya bırakılmış ve gerici eğitim uygulamaları ile de kızlarımız erken yaşlarda eğitimden koparılıp, cemaatlere teslim edilerek cehalet içinde yaşam sürmelerinin önü açılmıştır. İktidar yetkililerinin ve onlara yakın ağızların dillendirdikleri çağdışı düşünceler ile kadınlarımız ve kızlarımız yeniden 1934 yılından daha da gerilere götürülmeye çalışılmaktadır. 85 yıl önce kazandığı temel haklarını kadınlarımız bugünlerde savunma pozisyonuna düşmüşlerdir. MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK Ancak tüm bunlara karşın Türk Kadını Atatürkçü Düşünce ile yeni bir kimlik bulmuştur. Atatürkçü Düşünce toplumun tüm katmanlarına yayıldıkça kadınlarımız elde ettikleri hakların bilincine daha çok varacaklar, kadının özgürleşmesi ve çağdaşlaşması konusunda daha önemli mesafeler kat edeceklerdir.   Çağdaş, aydınlık bir Türkiye ‘de Türk Kadınının varlığı ve ağırlığı ile oluşacaktır. Atatürkçü Düşünce Derneği kadınların ülkenin geleceğinin belirlenmesinde ve gelişme yolunda atılacak tüm adımlarda görev almasını,  siyasal yaşamda etkinliğini artırmasını ve ülke yönetiminde daha fazla söz sahibi olması için mücadelesini vermektedir.  Kadının yaşamın her alanındaki sorunlarının çözümlenmesi, bilinçlendirilmesi ve kadın haklarının geliştirilmesi için mücadelemiz devam edecektir. KOŞULLAR NE OLURSA OLSUN Her yerde seçilebilir sırada kadın aday, parti ve meclislerde, hükümet nezdinde yüzde 50 kadın görmek istiyoruz. Seçilen kadınların da gerçekten kadının yanında ve kadın sorunlarını yine kadın gözüyle, kadın diliyle çözüm üretirken görmek istiyoruz. Bizler, bugün ve her zaman hayatın her alanında söz, yetki, karar ve siyaset organlarında eşit temsiliyet sağlanıncaya kadar bu taleplerimizin takipçisi olacağız. Atatürkçü Düşünce Derneği Kadın Komisyonu olarak; kadınlarımızın toplum yaşamın her alanında hak ettiği düzeye çıkması ve üretilen her şeyden hak ettiği kadarını alması için, kızlarımızı ve kadınlarımızı bilgilendirmeye, bilinçlendirmeye, sadece özel günlerde değil, kadınlarımızın 365 gün var olma mücadelesi içinde yaşadıklarını unutmadan, bu bilinçle kadın mücadelesini yükseltmek ve kadınların haklarını her alanda savunmak için çalışmaya, üretmeye ve ‘buradayız’ demeye koşullar ne olursa olsun devam edeceğiz. SONSUZ ŞÜKRANLARIMIZI SUNUYORUZ Sonsuz Önderimiz ve ilkeleri ışığında yürüdüğümüz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün de dediği gibi; ''Kadınlarımız için asıl mücadele alanı ve zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılık kıyafetten çok; ışık, bilgi, kültür ve faziletle donanımlı olmaktır.” Seçme ve seçilme hakkı ile bizleri, hem kendi hem de ülke kaderinde söz sahibi yapan, bizlere bu hakkı veren Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk' e sonsuz şükranlarımı sunuyor, 85. yılında tüm kadınlarımızın seçme ve seçilme hakkını kutluyorum."