“Allah derdini arttırsın beddua değil duadır”
Bu yıl “Savaşın ve Acının Edebiyatı” teması ile düzenlenen 14. Kocaeli Kitap Fuarı şair ve yazar Serdar Tunçel’i okurlarıyla buluşturdu. Okurlarını selamlarken farklı bir bakış açışı ortaya koyan Tunçel, “Dertli gözüküyorsunuz Allah derdinizi arttırsın. Allah derdini arttırsın bir beddua değil bir duadır” dedi.
“ALLAH DERDİNİZİ ARTTIRSIN”
Tunçel, Akçakoca Salon’da “Şiirli Hasbihal” adlı bir söyleşi gerçekleştirdi. Okurların yoğun ilgi gösterdiği söyleşide konuşan Tunçel konuşmasına Romeo ve Juliet’ten bir alıntı ile başladı. Tunçel kendisini izlemeye gelen sevenlerini ise farklı bir bakış açışı ile selamladı. “Böyle güzel bir kitap fuarında sizlerle olmaktan mutluyuz” diyen Tunçel, “İyi gözüküyorsunuz Allah iyiliğinizi arttırsın, muhabbetli gözüküyorsunuz, Allah muhabbetinizi arttırsın, dertli gözüküyorsunuz, Allah derdinizi arttırsın. Şöyle bakışlar görüyorum. ‘Ya abi dedik, kardeş dedik, kıymet verdik programına geldik sen çıktın sahneden bize beddua ediyorsun. Oldu mu şimdi/” Allah derdini arttırsın bir beddua değil bir duadır. Bizim kadim geleneğimizde büyüklerimizin bir duası vardır. Ama bugün beddua gibi algılar olduk. Niye dertten anladığımız değişti. Bütün dertler dermanı bulununca iyileşir. Allah derdi müstesna, o arttıkça insana derman olur. Allah derdi öyledir. O yüzden Niyazi Mısri Sultan diyor ki derman arardım derdime, derdim bana derman imiş. İnsanlar ekseriyetle dert ettikleri ufak şeylerin dermanını bulmakla uğraşırlar. Halbuki hakiki derde düşseler öbürlerinin bir dert olmadığını dert olmadığını idrak edecekler. Hakiki derdi tanıdıkları vakitte derman aramayacaklar o derdi arttırama derdine düşecekler. O dert arttığı vakit serapa derman kesilecek” dedi.
“İBADETLER KULLUĞA DAHİLDİR”
Şair Tunçel söyleşisinde Müslüman bir şahsın dünyaya geliş gayesi hakkındaki görüşlerini de dile getirdi. Sevilen şair, “Bir insan ben Müslümanım diyorsa dünyaya geliş gayesini de İslam’ın Rabbi ve onun habibi edibi Esselatü Vesselam tarif eder. Allahü Teale diyor ki; ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım. Bazen bu ayeti şöyle tercüme ederler, Allah bizi ibadet etmemiz için yarattı. Bu doğrudur ama eksiktir. Niçin eksiktir, kulluk ibadete dâhildir. Yani ibadetler de kulluğa dâhildir. Ama kulluk dediğiniz şey ibadetlerden ibaret değildir” dedi.