Adaletle yönetilen barış ve huzur dolu bir dünya, ancak O’nun getirdiği
ilahi prensipler üzerine inşa edilebilir. Bu vesilesiyle kutladığımız bir Mevlid Kandili’ne daha
kavuşmanın huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Böyle müstesna geceler hepimiz için birer
fırsattır. Peygamber efendimizin güzel ahlakını, örnek hayatını ve eşsiz mücadelesini örnek
almalı, insanlığın kurtuluş reçetesi olan ilahi prensiplerini hayatımıza hâkim kılmak için
çalışmalıyız.
Bugün ırkçı emperyalizmin esareti altında, kan ve gözyaşına boğulmuş insanlığın kurtuluşu
ancak O’nun rehberliği ile mümkün olacaktır. Âlemlerin O’nun yüzü suyu hürmetine
yaratıldığını unutmamak gerek. Böyle bir peygamberin ümmeti olmanın bir insanın sahip
olabileceği en büyük şeref olduğunu bilmeliyiz. Müslüman olma şerefinin aynı oranda vebal
ve sorumluluk gerektirdiğini bunun için kendimizi kurtarmak yetmez.
Bir Müslüman olarak bütün insanlığı kurtarmakla mükellefiz. Huzur, barış, refah ve adalet
dolu bir dünyayı kurmakla yükümlüyüz. Hayra motor şerre fren olmalıyız. Yanlışın yerine
doğruyu, çirkinin yerine güzeli, kötünün yerine iyiyi, sömürünün yerine adaleti, kaosun yerine
huzuru, kavganın yerine kardeşliği hâkim kılmak için gece gündüz çalışmalıyız.
Bu gece günahlarımızın affı için dua edelim. Bu gece O’na layık bir ümmet olabilmek için dua
edelim. Cenab-ı Hakk’ın bizlere, İslam âleminin birlik ve beraberliğini sağlayacak şuur ve
gücü vermesi için dua edelim. Dünyanın bütün mazlum ve mağdurlarının kurtuluşu için dua
edelim. Güçlünün değil haklının hâkim olduğu bir dünya için dua edelim.
Bu temenni ile milletimizin ve İslam âleminin mübarek Mevlid kandilini kutluyor, bu
müstesna gecenin İslam birliğinin kuruluşuna vesile olmasını diliyorum.