crossorigin="anonymous"> google.com, pub-3332145558351436, DIRECT, f08c47fec0942fa0
Cengiz Ceylan
Köşe Yazarı
Cengiz Ceylan
 

AKLIMIZLA ALAY GEÇENLER

Özellikle siyasetçiler ve  onların yolunu izleyenler,  insanlarımızın  aklıyla adeta alay ediyorlar. Siyasetçilerin gelişen olaylar ve ülke gündemi konusunda yaptıkları değerlendirmeler  karşısında  insanların kafaları allak bullak oluyor. Bu konuda yapılan konuşmalar  akla, mizana sığacak gibi değil.    En son TBMM 25. dönem AKP Şanlıurfa eski milletvekili, Konya Karatay Üniversitesi Öğretim Üyesi Mazhar BAĞLI katıldığı bir televizyon programında 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin iddiası gündem oldu. Mazhar Bağlı, "FETÖ terör örgütü darbeye kalkıştığı zaman ilk defa toplum, kimsenin tahmin edemeyeceği ve öngöremeyeceği şekilde büyük bir kahramanlık destanı yazarak inanılmaz başarı elde etti. 15 Temmuz gecesi insanlar, 11. katta alçaktan uçan F-16' lara kafa atarak şehit oldular" dedi.  Bu söze azıcık aklı olan bir kimsenin inanacağını aklımın ucundan bile geçirmeyi doğru bulmadım. Gel gör ki bu açıklamaya inanan çıkar mı? Çıkar. Çünkü Türkiye’nin başkentine yıllarca Belediye başkanlığı yapan eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’te konuk olduğu bir televizyon programında, petrol rezervi keşiflerine dair yorumda bulunurken (İktidarı Kastederek) “Araştırmış, bulmuş ve kapatmışlar. Buralarda petrol olduğu ortaya çıkıyor. Bugüne kadar bunları araştırmamışlar bile. Şimdi hepsini teker teker buluyor. Sadece Adana’da bulduğu 1 milyar. Adana’da yeni bir şey daha bulmuşlar. Bugün gazetede okudum. Ne anlama geldiğini de bilmiyorum. İtiraf edeyim. Araştıracağım ki bileyim. Onun adı var. Çocuklar yer ya. Jelibon. Jelibon bulunmuş. Ne demek jelibon bilmiyorum. Yeraltında 6 milyar dolarlık jelibon bulunmuş. Diyor. Sunucunun yalan olmasın çıkışına karşılık Gökçek, “Hayır fake (numara) değil. Resmi şey. Arka arkaya bulunuyor” ifadelerini kullanıyor. Gökçek’in "Adana’da bulunan petrolden sonra, Adıyaman’da arama çalışması yapılan iki kuyuda 6 milyar dolarlık Jelibon rezervlerine rastlandı…” şeklindeki paylaşımı gerçek sanıyor ve bunu hükümetin bir başarısı sayarak televizyonda açıklamak gereği duyuyor.   Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ta bir konuşmasında "Geçenlerde seçmen vatandaşlarımızla konuşurken, biri dedi ki, 'Valla Ak Parti'ye o kadar güveniyoruz ki Sayın Bakanım, Cumhurbaşkanımız çıksa, şuradan Ay'a kadar 4 şeritli yol yapacağım derse, Vallahi inanırız" ifadelerini kullanıyor. Gülermisin, ağlarmısın.   Birde Siyasiler tarafından oy uğruna insanların akıllarıyla alay edercesine verdikleri unutulmaz seçim vaatleri var. İşte dünden bugüne siyasilerin unutulmayan seçim vaatlerinden bazıları:     Kendine has üslubu ile Türk siyasi hayatına damgasını vuran, seçim vaatlerinde de tartışmasız bir numara olan Süleyman Demirel,  Yasaklar sonrası yeniden siyasete döndüğü 1991 seçimlerinde 'kim ne veriyorsa beş lira fazlasını vereceğim' sözü ile hafızalara kazınan Demirel, ekonomiyi 500 günde düzlüğe çıkarma sözü verdi ama düzlüğe çıkan bir şey olmadı.   Süleyman Demirel'in ekonomi kurmayı olarak siyasete adım atan Tansu Çiller'in vaatleri de Demirel'i hiç  aratmadı. DYP-SHP hükümetinde ekonomiden sorumlu devlet bakanı olan Çiller herkese biri ev biri araba olmak üzere iki anahtar vereceğini vaat etti. 'Her mahallede yüz trilyoner olacak' dedi, bunu her köylüye traktör sözü takip etti. Demirel sonrasında Başbakanlık koltuğuna oturdu ama verdiği sözlerin hiçbirini yerine getirmedi. Bunları halkımızın unuttuğunu zannediyor ki Ankara’da seçime girme hakkı kazanan bazı siyasi partilere genel başkan olmak istedi. Ama karşılık bulamadı.   Uçuk vaatler konusunda Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan’da en dikkat çeken isimlerin başında geliyor.3 Kasım 2002 seçimleri öncesinde konser eşliğinde döner-ayranlı mitingler düzenleyen Uzan'ın akıllarda kalan belli başlı vaatleri şöyleydi: Her işsize 350 TL maaş verilecek. Mazot 1 TL olacak. Fındık 8 TL olacak. Üniversite sınavı kalkacak. Üniversite sayısı 4 katına çıkarılacak. Bu vaatleri 2002 seçiminde Genç Parti'ye yüzde 7 oy kazandırmıştı. 2007 seçiminde ise barajı aşabilmek için inanılmaz vaatlerde bulunmasına ve İbrahim Tatlıses'i aday göstermesine rağmen büyük bir hayal kırıklığı yaşadı.     Necmettin Erbakan ise vaad yarışında rakiplerinin hiç birisinden geri kalmadı. Taksim Meydanı'na Cami yapma sözü veren Erbakan seçmene 5 bin tank üreteceğiz deyip her İle bir havaalanı ve hızlı tren vaat etti. REFAHYOL iktidarında Başbakan olan Erbakan, işçi memur ve emekli maaşlarına süper zamlar yaptı. Ancak 28 Şubatta gerçekleştirilen darbe sebebiyle vaadlerini yerine getiremeden iktidardan indirildi. Hızlı Tren, Her ile bir havaalanı ve Taksime Cami vaadini AKP gerçekleştirdi.(Taksim Camii, İstanbul'un Beyoğlu ilçesindeki Taksim Meydanı'nda bir camidir. Caminin mimarı Şefik Birkiye ve Selim Dalaman'dır. Camiinin inşaatına 9 Şubat 2017 tarihinde başlanmıştır. 28 Mayıs 2021 Cuma günü Cuma namazı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle ibadete açılmıştır.) Yine hızlı trenler çalışmaya başladı. Her ile bir havaalanı projesi ile birçok ile havaalanı yapıldı. Yap işlet ve Garanti yolcu kapasitesi ile yapılan bazı havaalanları ülkenin sırtında bir kambura dönüştü.)   Deniz Baykal 2002 seçimlerine üniversiteye giriş sınavlarını kaldırma ve 1 milyon işsize iş sözü ile girmişti. İktidar olamayınca doğal olarak hiçbirini yerine getiremedi.    MHP lideri Devlet Bahçeli ise 1999 seçimlerinde 'Apo'yu idam edeceğiz ' vaadinde bulundu. Sandıktan ikinci parti olarak çıkan MHP hükümet ortağı olmasına rağmen bu sözünü yerine getiremedi. Devlet Bahçeli "başörtüsü sorununu ürkekler değil, erkekler çözer" diyerek çözüm getireceğini söyledi. Ancak meclise türbanlı olarak giren MHP'li Nesrin Ünal bir süre sonra başını açmak zorunda kaldı. Bülent Ecevit'in hayali Köykent kırsal kalkınma projesi Cumhuriyet Halk Partisi'nin 1969 yılı seçim bildirgesinde yer almıştı. Proje, 1978-1979'da Ecevit başkanlığında, CHP iktidarı döneminde Van ve Bolu'da birer köyde uygulanmaya başlamış ancak istenilen başarı elde edilememiş birkaç köyle sınırlı kalmıştır... Mesut Yılmaz o günlerdeki en büyük rakibi olan Çiller'den geri durmadı ve en büyük vaadini 1999 seçimlerinde ''Susurluk'u çözeceğiz'' diyerek verdi. Ancak Susurluk'u çözmek kimseye nasip olmadı... Bağımsız Türkiye Partisi, Haydar Baş’ın seçim vaadiyse, dudak uçuklattı. Haydar Baş, “Milli Ekonomi Modeli” adı altında her ev hanımına 500 lira maaş, 15 bin lira doğum ikramiyesi vereceğini ilan etmişti. Liberal Demokrat Parti Genel Başkanı Besim Tibuk’un seçim vaadi çıkışı ise en ilginç olanlardandı: 2002 seçimlerine LDP’den katılan bir siyasetçimizdir. O dönemin atmosferini soluduğundan olsa gerek, iktidara gelmesi durumunda; Her şeyi satacağız. TRT’yi de satacağız, halkımızın kanayan yarası, eşlerin tartışma sebebi, kardeşi kardeşe kırdıran, halkı küfre teşvik eden, ofsayt illetini kaldıracağız ve direkler arasındaki mesafeyi arttıracağız vaatlerinde bulunmuştu. Recep Tayyip Erdoğan, iktidara geldikleri takdirde vaatlerini şu şekilde sıralamıştı: “Dokunulmazlıkları kesinlikle kaldıracağız. Trafik sorununa özellikle büyük şehirlerdeki ve en öncelikli İstanbul’da ki trafik sorununa kesin çözüm bulacağız. Çalışanı ihya edeceğiz, yaşam standartlarını yükselteceğiz.. Kürt meselesini özgürlükler zemininde ele alacağız. 25 yıl evli kalan kadınlara sigortasızda olsa emeklilik hakkı tanınacak, AK Parti iktidar olunca fakir fukara olmayacak...  Vaadlerinin devamında Erdoğan; 2023 yılında; ülkenin toplam gelirini 2 trilyon dolara, kişi başına geliri 25 bin dolara, ihracatı 500 milyar dolara yükseltmeyi, işsizliği ise yüzde 5’e düşürmeyi, böylece ülkemizi 2023’te dünyanın en güçlü 10 ekonomisi arasına sokmayı milletimize vaat etti." Durum ortada Enflasyon, döviz, altın almış başını koşarcasına yükseliyor. Çalışanların, emeklilerin, esnafın hali hal değil. Bırakın 25 yıl evli kalan hanımlarını emekli etmeyi, emekliliği hak etmiş, ancak çıkardıkları yasalarla emekli olamayan milyonlarca EYT liler halen daha mağduriyet yaşıyorlar. Seçim yaklaştı diye EYT lilere çözüm aramaya başladılar. Hadi hayırlısı diyelim.   Bütün bunlar milletin aklıyla alay etmekten öte nedir? Cengiz Ceylan  Eğitimci - Yazar
Ekleme Tarihi: 18 Temmuz 2022 - Pazartesi

AKLIMIZLA ALAY GEÇENLER

Özellikle siyasetçiler ve  onların yolunu izleyenler,  insanlarımızın  aklıyla adeta alay ediyorlar. Siyasetçilerin gelişen olaylar ve ülke gündemi konusunda yaptıkları değerlendirmeler  karşısında  insanların kafaları allak bullak oluyor. Bu konuda yapılan konuşmalar  akla, mizana sığacak gibi değil. 
 
En son TBMM 25. dönem AKP Şanlıurfa eski milletvekili, Konya Karatay Üniversitesi Öğretim Üyesi Mazhar BAĞLI katıldığı bir televizyon programında 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin iddiası gündem oldu. Mazhar Bağlı, "FETÖ terör örgütü darbeye kalkıştığı zaman ilk defa toplum, kimsenin tahmin edemeyeceği ve öngöremeyeceği şekilde büyük bir kahramanlık destanı yazarak inanılmaz başarı elde etti. 15 Temmuz gecesi insanlar, 11. katta alçaktan uçan F-16' lara kafa atarak şehit oldular" dedi. 
Bu söze azıcık aklı olan bir kimsenin inanacağını aklımın ucundan bile geçirmeyi doğru bulmadım. Gel gör ki bu açıklamaya inanan çıkar mı? Çıkar. Çünkü Türkiye’nin başkentine yıllarca Belediye başkanlığı yapan eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’te konuk olduğu bir televizyon programında, petrol rezervi keşiflerine dair yorumda bulunurken (İktidarı Kastederek) “Araştırmış, bulmuş ve kapatmışlar. Buralarda petrol olduğu ortaya çıkıyor. Bugüne kadar bunları araştırmamışlar bile. Şimdi hepsini teker teker buluyor. Sadece Adana’da bulduğu 1 milyar. Adana’da yeni bir şey daha bulmuşlar. Bugün gazetede okudum. Ne anlama geldiğini de bilmiyorum. İtiraf edeyim. Araştıracağım ki bileyim. Onun adı var. Çocuklar yer ya. Jelibon. Jelibon bulunmuş. Ne demek jelibon bilmiyorum. Yeraltında 6 milyar dolarlık jelibon bulunmuş. Diyor. Sunucunun yalan olmasın çıkışına karşılık Gökçek, “Hayır fake (numara) değil. Resmi şey. Arka arkaya bulunuyor” ifadelerini kullanıyor.
Gökçek’in "Adana’da bulunan petrolden sonra, Adıyaman’da arama çalışması yapılan iki kuyuda 6 milyar dolarlık Jelibon rezervlerine rastlandı…” şeklindeki paylaşımı gerçek sanıyor ve bunu hükümetin bir başarısı sayarak televizyonda açıklamak gereği duyuyor.
 
Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ta bir konuşmasında "Geçenlerde seçmen vatandaşlarımızla konuşurken, biri dedi ki, 'Valla Ak Parti'ye o kadar güveniyoruz ki Sayın Bakanım, Cumhurbaşkanımız çıksa, şuradan Ay'a kadar 4 şeritli yol yapacağım derse, Vallahi inanırız" ifadelerini kullanıyor. Gülermisin, ağlarmısın.
 
Birde Siyasiler tarafından oy uğruna insanların akıllarıyla alay edercesine verdikleri unutulmaz seçim vaatleri var. İşte dünden bugüne siyasilerin unutulmayan seçim vaatlerinden bazıları:
 
  Kendine has üslubu ile Türk siyasi hayatına damgasını vuran, seçim vaatlerinde de tartışmasız bir numara olan Süleyman Demirel,  Yasaklar sonrası yeniden siyasete döndüğü 1991 seçimlerinde 'kim ne veriyorsa beş lira fazlasını vereceğim' sözü ile hafızalara kazınan Demirel, ekonomiyi 500 günde düzlüğe çıkarma sözü verdi ama düzlüğe çıkan bir şey olmadı.
  Süleyman Demirel'in ekonomi kurmayı olarak siyasete adım atan Tansu Çiller'in vaatleri de Demirel'i hiç  aratmadı. DYP-SHP hükümetinde ekonomiden sorumlu devlet bakanı olan Çiller herkese biri ev biri araba olmak üzere iki anahtar vereceğini vaat etti. 'Her mahallede yüz trilyoner olacak' dedi, bunu her köylüye traktör sözü takip etti. Demirel sonrasında Başbakanlık koltuğuna oturdu ama verdiği sözlerin hiçbirini yerine getirmedi. Bunları halkımızın unuttuğunu zannediyor ki Ankara’da seçime girme hakkı kazanan bazı siyasi partilere genel başkan olmak istedi. Ama karşılık bulamadı.
  Uçuk vaatler konusunda Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan’da en dikkat çeken isimlerin başında geliyor.3 Kasım 2002 seçimleri öncesinde konser eşliğinde döner-ayranlı mitingler düzenleyen Uzan'ın akıllarda kalan belli başlı vaatleri şöyleydi: Her işsize 350 TL maaş verilecek. Mazot 1 TL olacak. Fındık 8 TL olacak. Üniversite sınavı kalkacak. Üniversite sayısı 4 katına çıkarılacak. Bu vaatleri 2002 seçiminde Genç Parti'ye yüzde 7 oy kazandırmıştı. 2007 seçiminde ise barajı aşabilmek için inanılmaz vaatlerde bulunmasına ve İbrahim Tatlıses'i aday göstermesine rağmen büyük bir hayal kırıklığı yaşadı.
 
  Necmettin Erbakan ise vaad yarışında rakiplerinin hiç birisinden geri kalmadı. Taksim Meydanı'na Cami yapma sözü veren Erbakan seçmene 5 bin tank üreteceğiz deyip her İle bir havaalanı ve hızlı tren vaat etti. REFAHYOL iktidarında Başbakan olan Erbakan, işçi memur ve emekli maaşlarına süper zamlar yaptı. Ancak 28 Şubatta gerçekleştirilen darbe sebebiyle vaadlerini yerine getiremeden iktidardan indirildi. Hızlı Tren, Her ile bir havaalanı ve Taksime Cami vaadini AKP gerçekleştirdi.(Taksim Camii, İstanbul'un Beyoğlu ilçesindeki Taksim Meydanı'nda bir camidir. Caminin mimarı Şefik Birkiye ve Selim Dalaman'dır. Camiinin inşaatına 9 Şubat 2017 tarihinde başlanmıştır. 28 Mayıs 2021 Cuma günü Cuma namazı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle ibadete açılmıştır.) Yine hızlı trenler çalışmaya başladı. Her ile bir havaalanı projesi ile birçok ile havaalanı yapıldı. Yap işlet ve Garanti yolcu kapasitesi ile yapılan bazı havaalanları ülkenin sırtında bir kambura dönüştü.)
 
Deniz Baykal 2002 seçimlerine üniversiteye giriş sınavlarını kaldırma ve 1 milyon işsize iş sözü ile girmişti. İktidar olamayınca doğal olarak hiçbirini yerine getiremedi. 
 
MHP lideri Devlet Bahçeli ise 1999 seçimlerinde 'Apo'yu idam edeceğiz ' vaadinde bulundu. Sandıktan ikinci parti olarak çıkan MHP hükümet ortağı olmasına rağmen bu sözünü yerine getiremedi.
Devlet Bahçeli "başörtüsü sorununu ürkekler değil, erkekler çözer" diyerek çözüm getireceğini söyledi. Ancak meclise türbanlı olarak giren MHP'li Nesrin Ünal bir süre sonra başını açmak zorunda kaldı.
Bülent Ecevit'in hayali Köykent kırsal kalkınma projesi Cumhuriyet Halk Partisi'nin 1969 yılı seçim bildirgesinde yer almıştı. Proje, 1978-1979'da Ecevit başkanlığında, CHP iktidarı döneminde Van ve Bolu'da birer köyde uygulanmaya başlamış ancak istenilen başarı elde edilememiş birkaç köyle sınırlı kalmıştır...
Mesut Yılmaz o günlerdeki en büyük rakibi olan Çiller'den geri durmadı ve en büyük vaadini 1999 seçimlerinde ''Susurluk'u çözeceğiz'' diyerek verdi. Ancak Susurluk'u çözmek kimseye nasip olmadı...
Bağımsız Türkiye Partisi, Haydar Baş’ın seçim vaadiyse, dudak uçuklattı. Haydar Baş, “Milli Ekonomi Modeli” adı altında her ev hanımına 500 lira maaş, 15 bin lira doğum ikramiyesi vereceğini ilan etmişti.
Liberal Demokrat Parti Genel Başkanı Besim Tibuk’un seçim vaadi çıkışı ise en ilginç olanlardandı: 2002 seçimlerine LDP’den katılan bir siyasetçimizdir. O dönemin atmosferini soluduğundan olsa gerek, iktidara gelmesi durumunda; Her şeyi satacağız. TRT’yi de satacağız, halkımızın kanayan yarası, eşlerin tartışma sebebi, kardeşi kardeşe kırdıran, halkı küfre teşvik eden, ofsayt illetini kaldıracağız ve direkler arasındaki mesafeyi arttıracağız vaatlerinde bulunmuştu.
Recep Tayyip Erdoğan, iktidara geldikleri takdirde vaatlerini şu şekilde sıralamıştı: “Dokunulmazlıkları kesinlikle kaldıracağız. Trafik sorununa özellikle büyük şehirlerdeki ve en öncelikli İstanbul’da ki trafik sorununa kesin çözüm bulacağız. Çalışanı ihya edeceğiz, yaşam standartlarını yükselteceğiz.. Kürt meselesini özgürlükler zemininde ele alacağız. 25 yıl evli kalan kadınlara sigortasızda olsa emeklilik hakkı tanınacak, AK Parti iktidar olunca fakir fukara olmayacak...
 Vaadlerinin devamında Erdoğan; 2023 yılında; ülkenin toplam gelirini 2 trilyon dolara, kişi başına geliri 25 bin dolara, ihracatı 500 milyar dolara yükseltmeyi, işsizliği ise yüzde 5’e düşürmeyi, böylece ülkemizi 2023’te dünyanın en güçlü 10 ekonomisi arasına sokmayı milletimize vaat etti." Durum ortada Enflasyon, döviz, altın almış başını koşarcasına yükseliyor. Çalışanların, emeklilerin, esnafın hali hal değil. Bırakın 25 yıl evli kalan hanımlarını emekli etmeyi, emekliliği hak etmiş, ancak çıkardıkları yasalarla emekli olamayan milyonlarca EYT liler halen daha mağduriyet yaşıyorlar. Seçim yaklaştı diye EYT lilere çözüm aramaya başladılar. Hadi hayırlısı diyelim.
 
Bütün bunlar milletin aklıyla alay etmekten öte nedir?
Cengiz Ceylan 
Eğitimci - Yazar
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve hedefgazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.