Okula giden herkes bilir ki en çok zorlanılan, sevilmeyen ders matematiktir. Matematik dersinde havuz hesapları, hep öğrencilerin korkulu rüyası olmuştur.
Havuz hesaplarında bir yanda boş havuzu dolduran musluk/musluklar, diğer yanda ise havuzun altında bulunan ve havuzu boşaltan musluklar bulunur. Ama her musluk birbirinden farklı miktarda su akıtır. Bu verilere dayanılarak tüm musluklar açıkken havuzun ne kadar sürede doldurulacağının hesabının yapılması istenir.
Kâğıdı, kalemi eline alan öğrencide problemi iyi analiz ederek bir an önce havuzu doldurarak problemi çözüp aferini ya da puanı kapmak ister. Dakikalarca musluklar açıkken havuzu doldurmaya uğraşır.
Doğal olarak havuzu dolduran musluk her zaman en çok su akıtan, diğer musluklarda havuzun suyunu azar azar boşaltan musluklar olurlar. Bu problemde aslolan tüm muslukları açıkken havuzu doldurabilmeyi başarmaktıra. Devlet maliyesi de tıpkı havuz problemleri gibidir. Bu iki problem arasında bir fark bulunmaktadır. O da devletin havuzundaki musluk sayılarının çok olmasıdır. Bu durumda musluk sayısı çoğaldıkça problem çözmekte bir o kadar zorlaşır. Kimi zamanlarda havuz fazla su boşaltır neredeyse kupkuru kalır, dengeler değişir, devlet bütçesi eksiye düşer, hesaplara sil baştan başlanılır. Ama ne yalan söyleyelim aklım kesti keseli hiçbir iktidar döneminde bizim devlet havuzu bir türlü dolmak bilmedi. Zaten vatandaşın bütçe havuzu dolmayı bırak yarısını bile dolduranlar olmadığı gibi büyük bir ekseriyetinin havuzu her ay eksiden kurtaramıyor, çok az bir kitlenin dışında. Devletin havuzunu doldurmak için , Vatandaş hep çalışır, çabalar kazandığı üç beş kuruşun vergisini verir, olmadı aldığı her malın KDV ‘sini, ÖTV’ sini öder, yetmez cezalar alarak bütçeyi doldurmaya devam eder. Nafile bir türlü bütçeyi doldurmayı başaramaz. Nasıl başarsın ki? Havuza habire paralar aktarıldıkça havuzun altındaki musluklar bir türlü kısılamıyor. Yetkililerce sürekli olarak, Tasarruf edeceğiz, muslukları kısacağız denilse de hep sözde kalır, kısılacak yerde daha da açılır.
Şimdi bu musluklar kısılırsa;, Kuş uçmaz, kervan gezmez hava alanlarını, Şehir hastanelerini, yolları, köprüleri yapan mütaahitlerimize her ay milyarlarca para nasıl ödencek. Onca makam araçları ne ile alınacak, yöneticilerimizin altında makam aracı olmaması bu millete yakışır mı? Hiç itibarından tasarruf yapılır mı? Halk olarak biz gecemizi, gündüzümüze katar, az yiyer, kısa giyeriz, vergilerimizle, para cezalarımızla eder eder o havuzu boş bırakmayız. Bu kadar havuz hesaplarıyla uğraşan değerli yöneticilerimize yardımcı olmamız boynumuzun borcudur. Bu böyle biline.
Cengiz Ceylan
Eğitimci Yazar