Demokrasiyle yönetilen ülkelerde, siyasal iktidarın meşruiyeti halk iradesiyle sağlanmaktadır. Halk iradesi ise en somut biçimde seçimlerle ortaya çıkmaktadır.
Vatandaşlar iradelerini seçimlerde kullandıkları oylar vasıtasıyla temsile dönüştürürler
Ülkemizde yapılan genel seçimlerde Cumhurbaşkanı ve Millet Meclisini oluşturan milletvekillerinin seçimi yapılır, Bu seçimlerde Cumhurbaşkanı adayları ve parti genel başkanları sıralayabildikleri kadar vaadleri sıralamaya çalışırlar.
Öyle ki yıllardır çözülemeyen ekonomik, siyasi ve toplumsal sorunları tekrar iktidar olduklarında veya bir başka aday kendileri iktidara geldiğinde bunları çözeceklerini söyleyip dururlar. Hatta seçim yasaklarının başladığı saate kadar vaadlerde bulunmaya devam ederler.
Gezilmedik il, İlçe bırakmazlar. Milletvekili adayları aşılmadık, ayak basmadık mahalle, köy bırakmadıkları gibi, nerede bir hasta varsa kapısını çalıp acil şifalar dilerler, cenaze taziyelerine ve evlenen çiftlerin düğünlerini hiç kaçırmazlar.
Keşke vekillerimiz her zaman bu kadar duyarlı olsalar. Ama çoğusu seçilip mazbatasını alıp ve yemin ettikten sonra oy için çaldığı kapıyı, öptüğü eli unutur. Bırakın unutmayı sanki bunlar yaşanmamış gibi, sanki milletin vekili değilde milletin kralı gibi davranarak bu sefer her gittiği yerde kendisinin elinin öpülmesini bekler.
Yerel seçimlerde de yaşanılanlar genel seçimlerde yaşanılanlardan farklı değildir.
Özellikle belediye başkan adayları ile mahalle ve köy muhtarı adayları da vekilleri aratmazlar. Gece demeden gündüz demeden, yönetecekleri bölgelerinde yaşayan insanları arayıp hal hatır sorarlar, varsa sorunlarını çözmeye, el altından maddi destek vermeye çalışırlar. Gitmedik düğün, kılmadık cenaze namazı, çalmadık hasta, düşkün, yaşlı ve kimsesiz kapısı bırakmazlar. Saygıda kusur edilmez, herkes amcadır, dayıdır. Dededir, ninedir, abladır ve ağabeydir. Belediye ye gidenler eli boş dönmezler. Dokunmadık, yamalamadık yollar kaldırımlar bırakılmaz ve hatta seçim günü belediye araçları harıl harıl çalışarak yol yapar asfalt döker. Bonkörlük seçimler sonuçlana kadar sürer gider.
Durum böyle olunca da vatandaş her yıl seçimlerin yenilenmesini ister.
Doğru söze ne denir. Bizde “OY, SEN NELERE KADİRSİN “ demekten kendimizi alamıyoruz.
Cengiz Ceylan
Eğitimci Yazar