Mustafa Arslan
Köşe Yazarı
Mustafa Arslan
 

BİTMEYEN MÜLTECİ SORUNU

Türkiye bir süredir ciddi bir mülteci sorunu ile karşı karşıya. Bir zamanlar misafir olarak ve muhacir olarak gördüğümüz insanlar sorun çıkarmaya başlayınca işin tadı kaçtı ve herkes Ensarlığın da Muhacirliğin de bir sonu olması gerektiğini düşünüyor. Kimsenin derdi savaştan kaçan masum, engelli, yaşlı ve çocuklarla değil. Ama sokakta kontrolsüz bir güç gibi dolaşan, adeta pimi çekilmiş el bombası gibi olan insanların artık gelecekte daha da büyük sorun olacağını herkes tahmin etmeye başladı. Bugün hükümetin yaptığı en güzel uygulama, suça karışanları hemen sınır dışı etmesi. Sadece suça karışanları sınır dışı etmenin yeterli olmayacağını düşünüyorum, sınırlardan kaçak geçişlerin de önüne geçilmesi gerekir. Bu arada Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ önemli bir işe imza atarak mülteci sorununu ülke gündemine taşımaya ve gündemde tutmayı başardı.  Partinizin aldığı oydan ziyade etki alanının da önemli olduğunu hatırlatmakta fayda var. Zafer Partisi’nin bu çıkışı toplumda da karşılık bulmuş olacak ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan bile 1 milyon mültecinin geri gönderilmesi planı üzerinde çalıştıklarını ifade etti. Bu saatten sonra ne derece başarılı olunur bilinmez ama sorunu iyice hükümet çevresindekilerin de fark ettiği açık bir gerçek…. Bu sorunu tartışırken sadece bugün ülkemizde öyle ya da böyle yaşayan insanları görmemek gerekir. Bu kadar zor şartlar altında yaşam süreci sürdüren mültecilerin doğurganlık oranlarının da bir o kadar da fazla olması kafaları karıştırıyor. Bu doğum olayları bir proje çevresinde mi yoksa tesadüfen mi bunun da araştırılması lazım. Bu arada bu sorunu yazarken bölgemizi de göz ardı etmemek gerekiyor. Zira, mültecilerin ve gayri yasal iş yapmak isteyenlerin geçiş noktası olan bu bölgede yaşayan herkes duyarlı birer vatandaş olarak üzerine düşeni yapmalı. Özellikle mesai sonrası, geceleri ve hafta sonları gruplar halinde dolaşan yabancıların polis ve jandarmaya bildirilmesi gerekir. Pelitli’de bir kız çocuğunun ölümü ile sonuçlanan olayların daha fazla yaşanmaması için de duyarlı olmamız gerekiyor. Her şeyde olduğu gibi üstünü örtmeye çalışırsak bu sorunun gelecekte çok daha büyük problemlere yol açacağına inanıyorum, lütfen bu konuda biraz daha duyarlı olalım.
Ekleme Tarihi: 06 Mayıs 2022 - Cuma

BİTMEYEN MÜLTECİ SORUNU

Türkiye bir süredir ciddi bir mülteci sorunu ile karşı karşıya. Bir zamanlar misafir olarak ve muhacir olarak gördüğümüz insanlar sorun çıkarmaya başlayınca işin tadı kaçtı ve herkes Ensarlığın da Muhacirliğin de bir sonu olması gerektiğini düşünüyor. Kimsenin derdi savaştan kaçan masum, engelli, yaşlı ve çocuklarla değil. Ama sokakta kontrolsüz bir güç gibi dolaşan, adeta pimi çekilmiş el bombası gibi olan insanların artık gelecekte daha da büyük sorun olacağını herkes tahmin etmeye başladı.

Bugün hükümetin yaptığı en güzel uygulama, suça karışanları hemen sınır dışı etmesi. Sadece suça karışanları sınır dışı etmenin yeterli olmayacağını düşünüyorum, sınırlardan kaçak geçişlerin de önüne geçilmesi gerekir.

Bu arada Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ önemli bir işe imza atarak mülteci sorununu ülke gündemine taşımaya ve gündemde tutmayı başardı.  Partinizin aldığı oydan ziyade etki alanının da önemli olduğunu hatırlatmakta fayda var. Zafer Partisi’nin bu çıkışı toplumda da karşılık bulmuş olacak ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan bile 1 milyon mültecinin geri gönderilmesi planı üzerinde çalıştıklarını ifade etti. Bu saatten sonra ne derece başarılı olunur bilinmez ama sorunu iyice hükümet çevresindekilerin de fark ettiği açık bir gerçek….

Bu sorunu tartışırken sadece bugün ülkemizde öyle ya da böyle yaşayan insanları görmemek gerekir. Bu kadar zor şartlar altında yaşam süreci sürdüren mültecilerin doğurganlık oranlarının da bir o kadar da fazla olması kafaları karıştırıyor. Bu doğum olayları bir proje çevresinde mi yoksa tesadüfen mi bunun da araştırılması lazım.

Bu arada bu sorunu yazarken bölgemizi de göz ardı etmemek gerekiyor. Zira, mültecilerin ve gayri yasal iş yapmak isteyenlerin geçiş noktası olan bu bölgede yaşayan herkes duyarlı birer vatandaş olarak üzerine düşeni yapmalı. Özellikle mesai sonrası, geceleri ve hafta sonları gruplar halinde dolaşan yabancıların polis ve jandarmaya bildirilmesi gerekir. Pelitli’de bir kız çocuğunun ölümü ile sonuçlanan olayların daha fazla yaşanmaması için de duyarlı olmamız gerekiyor. Her şeyde olduğu gibi üstünü örtmeye çalışırsak bu sorunun gelecekte çok daha büyük problemlere yol açacağına inanıyorum, lütfen bu konuda biraz daha duyarlı olalım.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve hedefgazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.