Dün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü idi. Önceki akşamdan başlayan kutlamamalar, mesajlar, telefonla aramalar aldı başını gitti. Öncelikle samimiyetle yapılan kutlamalar için teşekkür ediyorum. Kurum ve kuruluşlardan da birçok mesaj geldi ancak gazetede hiç birini yayınlama gereği duymadım. Zira birini koysanız öteki alınıyor, hepsini koysanız gazetenin içi dışı kutlama mesajı oluyor.
Bugün yerel gazeteler olarak çok büyük eksiklerimiz var farkındayız. Bu son yılların getirdiği ekonomik zorluklar sektörü bu hale getirdi. Buna rağmen mevcut imkanlarla en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Bütün eksiklerine rağmen Türkiye’de yerel basının olması Anadolu ve demokrasi açısından son derece önemlidir. Bu yüzden yerel gazeteler imkanlar ve ahlaki ölçüde desteklenmeli ve yaşatılmalıdır. Basını güçlü olan bir ilin veya ilçenin ülke genelinde sesi de o kadar gür çıkacaktır. Yerel yönetimler ve STK’lar kendilerinin daha güçlü olmasını istiyorsa bu tür özel günlerde önce kendi yerel basınını desteklemeli. Kimsenin kimseden karşılıksız bir şey istediği falan yok., sapla samanı karıştırmanın da anlamı yok. Ayrıca sizin vereceğiniz 500 TL Bin TL’lik ilan da kimsenin gazetesini kurtaracak değil ama eskiden bu tür özel günler bahane edilir, herkes yerel gazetelere imkanlar ölçüsünde katkılar sunar, bir de işin itibarı ve ciddiyeti anlaşılmış olurdu. Ayrıca bu işi yapan kurumların gazetecilerle gazetecilikten geçinmeye çalışan asalakları da iyi ayırt etmeleri gerekiyor. Bizim bildiğimiz 25-30 yıldır her başı sıkıştığında yerel gazeteyi arayan insanların yılda sadece birkaç kez olsun elini vicdanına koyup bu değirmenin suyunun nereden geldiğini sorması gerekmez mi? Biraz da empati yapıp bu açıdan bakalım olaya dedim, umarım meramımı doğru anlatmışımdır…
CANLI YAYINDA 10 OCAK SİRPRİZİ…
Dün 10 Ocak çalışan Gazeteciler günü idi. Sabah da yine Hedef TV’de Necdet Narin ile birlikte programdaydık. Program bitimine doğru Necdet Narin kokuşurken dışarıda ve reji bölümünde farklı bir hareketlilik yaşandığını gözlemledim. Bir ara ses sorunlarının çözülmeye çalışıldığını düşündüm. Daha sonra bugüne kadar hiç böyle bir şey yapmayan yönetim kurulu başkanımız Nihat Yıldırım canlı yayının yapıldığı stüdyoya girdi. Açıkçası program boyunca konuşurken o günün çalışan gazeteciler günü olduğunu da unutmuştum. Ne olduğunu anlamaya çalışırken içeriden pasta sürprizi geldi ve çalışan arkadaşlarla birlikte canlı yayında birlikte kestik. Aslında kimsenin derdi pasta börek değil ama hatırlanmak herkes için güzeldir. Hele ki hiç aklınızda yokken bunun canlı yayında yapılması olaya ayrı bir güzellik kattı. Nazik düşünceleri için Ümit Medya Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Yıldırım’a teşekkür ediyor, bu tür ince jestlerin her iş yerinde sık sık yapılmasının motivasyon açısından çok önemli olduğunu ifade ederek tüm işyerlerine örnek olmasını diliyorum.