Bugüne kadar ne yazık ki Gebze’nin gerçek gücünü kullanamadık. Ne istediysek istediklerimizin hiç birini alamadık. Burada başta bizim beceriksizliğimizi eleştirmemiz gerekiyor. Bunun yanı sıra Gebze için güç birliği yapamıyoruz. Bugüne kadar böyle gelmiş olabilir ama bundan sonra böyle gitmemeli. Bir hafta içerisinde Gebze’ye CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DEVA Partisi Genel başkanı Ali Babacan ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener gelerek parti politikalarını anlattı. Bu hafta da Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu Gebze’de olacak.
Partilerin programlarına gelince; CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun programı içerik olarak doğruydu ancak uygulaması ve yeri yanlıştı. Ayrıca her toplantının Tahsin Tarhan’ın otelinde de yapılmasına gerek yok. Zaten CHP dört-beş yıldızlı otellerden çıkamadığı için sorun yaşamıyor mu?
Bu toplantıları bence Gebze merkezli geniş bir mekanda yapsalar daha sağlıklı olacağına inanıyorum. DEVA Partisi programı en planlısıydı diyebilirim. Zira Ali Babacan önce STK’larla buluştu, sonra da partisinin ilçe teşkilatının açılışını yaptı. Her iki noktada da katılımın iyi olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca belli çevreler geçmişte; “Bu toplantıya gidersek AK Partililer ne tepki gösterir?” düşüncesindeydi. Şimdi o düşüncenin kalmadığını gördük ve kimse kimseye sorma gereği duymadığı gibi birçok insanda da o eski korku duvarları yıkılmış yani.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in programı ise kısa ve özdü. Siyaset yapanlar için iyi, Gebze için ise yetersizdi. Zira, Gebze gibi bir ilçede bir genel başkan esnaf ziyareti yapacaksa en az 30-40 işyerine girmesi gerekirdi.
Akşener’in merhum Alaettin Kurt ile ilgili sorumuza cevabı ise çok anlamlı idi. Alaettin Kurt için; “O benim abimdi, hiç kırmadım kendisini, Gebze, Gebze, Gebze diye öldü. Şimdi de O’nun mirasçısı benim” dedi. Merhum Alaettin Kurt’un en büyük ideali Gebze’nin il yapılması idi, Meral Akşener’in bu konudaki cevabı ise “Önce iktidar olalım ondan sonra” dedi. Sanırım bu söyleri Alaettin Kurt da duymuş olsa “benim kardeşim olduğunu söyleyen birisi çok daha net cevap verir” derdi. Akşener’in Gebze’nin il konusundaki cevabı ise rahmetli Demirel’in cevaplarına benzedi. Daha acı olanı da yanında bulunan Gebzeli Lütfü Türkkan’ın benim sözlerimi destekler anlamda hiçbir söz söylememesi oldu. İşyeri çıkışında ise Meral Akşener, Kocaeli eski milletvekili Alaettin Kurt’un kardeşi Celalettin Kurt ile karşılaştı ve ayaküstü eski günleri yaad ettiler. Benim soruma istinaden de; “İçeride soruldu, varisi benim dedim, tabiki senden sonra varisi benim” dedi…
Kısa süre içerisinde dört siyasi parti genel başkanının Gebze’ye gelmesi büyük önem taşıyor ve bu tablo bize Gebze’nin ne kadar da önemli olduğunu gösteriyor ancak yıllardır biz Gebze’nin bu gücünü kullanamadık. Umarım Gebze’nin il olması konusunda bundan sonra bu gücü daha fazla kullanırız. Ama öncelikle Eski ve Yeniçarşı esnafına Gebze’nin il olma kültürünü aşılamamız gerekiyor ki, her gelen misafire birileri mutlaka il olayını anlatsın. Yoksa kendi içimizde ağlar dururuz ve bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bir işe yaramaz….