Cuma akşamı Hedef Gündem programında tarihçi yazar Gebze’nin evladı Recep Kankal hocamızı konuk ettik. Recep Kankal’ı her hafta Salı günleri Hedef Gazetesinde yayınlanan tarih sayfalarından tanıyorsunuz. Gebze bölgesinin tarihi ile ilgili öyle bilgiler verdi ki inanın zaman zaman kendimden utandım ve bunu da canlı yayında açık açık söyledim. Zira Kankal’ın söylediklerinin yüzde birini bile bugüne kadar bu bölgede kimseden duymadım, başkalarının da duyacağını sanmıyorum. Şunu bir kez daha anladım ki, Gebze bölgesi aynı zamanda bir tarih müzesi imiş. O’nun her gün yanından geçtiğimiz ama içerisinde ne olduğunu bilmediğimiz eserleri izleyicilere anlatması adeta dudaklarımızı uçuklattı. 30-35 dakika program yaparız düşüncesi ile girdiğimiz programdan yaklaşık bir buçuk saatte çıktık ve belki de konuşsak üç beş saat daha Gebze bölgesini anlatacaktı. Gerek program öncesi gerekse program sonrası çok olumlu tepkiler aldık. Şunu ifade ettik ayrıca, Gebze bölgesi Recep Kankal gibi değerlerin kıymetini çok iyi bilmeli ve mutlaka yazılı ve görüntülü belgelerle Gebze tarihine ışık tutacak bir şeyler yapmalı. Yerel yönetimlerin ota, çöpe, sanatçı geçinen ve Gebze ile hiç alakası olmayan insanlara milyarlar harcadığı bir dönemde Gebze tarihine ışık tutacak yeterli belgenin olmayışı bölge adına gerçekten çok üzüntü verici. Sağolsun, her alanda duyarlılık gösteren GTO Başkanı Nail Çiler, bu alanda Recep Kankal ile görüşüp Gebze tarihine ışık tutacak bir eser hazırlatılmasını sağlayacağını söyledi. Ben de bu bilgiler ışığında iyi bir eserin ortaya çıkacağına inanıyorum. Umarım tarih adına hiçbir şey yapmayanlar Gebze Ticaret Odası ve Recep Kankal Hoca’ya da engel olmazlar…
BUGÜN 14 MART TIP BAYRAMI…
Nasıl ki 8 Mart Kadınlar Günü, anneler günü ve sevgililer günü gibi kavramlara karşı isek, 14 Mart Tıp Bayramı gibi günlerde de doktorları bir güne sıkıştırmanın çok doğru olmadığına inanıyoruz. Elbette insanları yılın belli günlerinde hatırlamak her açıdan önemli ama her şeyi bir güne sıkıştırmanın da çok mantıklı olmadığını düşünenlerdenim. Bu günleri ve bayramları kutlarken bunu bir vesile kabul edip, bu alanda yaşanan sorunları çözme yoluna gitmeliyiz. “Giden gitsin” mantığı yerine ; “Bütün sıkıntılara rağmen hepsi ülkesinde kalsın” mantığı ile hareket etmeliyiz. Ayrıca hekimlik çok kutsal bir görevdir ve belli alanlarda yapılan işlerin değeri asla maddi olarak konuşulamaz. Ama hekimlerimizin de maddi ve manevi sorunlarının bir an önce çözülmesi gerekiyor. Özellikle kamu hastanelerinde büyük sorunlar yaşanıyor ve herkes kamu hastanelerinden kaçmanın peşinde…Bugün yanı başımızdaki Fatih Devlet Hastanesi ile Darıca’daki Farabi Araştırma Hastanesinde belli branşlarda hekim yok. Bu işlerin sorumluluğunu sadece başhekimlere ve sağlık müdürlüklerine atamayız. Farabi araştırma oldu ama sadece tabelada kaldı, Gebze bölgesindeki hastalar yine aç ve susuz 65 km uzaklıktaki Umuttepe’ye gitmek zorunda kalıyor. Aç karna tahlil vermeye gidenlerin birçoğu yolda bayılıyor. 14 Mart Tıp Bayramı ile ilgili göstermelik mesajlar yayınlamak yerine hekimlerin sorunlarını çözsek çok daha iyi olacak. Hastaların sorunlarını çözmek aynı zamanda hekimlerin de rahatlaması anlamına gelecek, bilmem anlatabildim mi?