Türkiye sanayisinin başkenti, üretim üssü ve istihdam bölgesi. Bir o kadar da tarih ve turizm kenti. Sadece bu da değil, ciddi anlamda tarımın da yapıldığı bir kent Gebze…Ama yıllardır kangren olmuş sorunları bir türlü çözülemiyor. Ulaşımdan eğitime, trafikten otopark sorunlarına kadar birçok sorun aldı başını gidiyor. Her gelen siyasetçinin eksiklerine rağmen umutla baktı Gebze ama beklediğini bulamadı, hemen hepsinde büyük bir hayal kırıklığı yaşadı. 15 yıldır Gebze’nin sadece trafiğini çözebilsek inanın çok yol almıştık. Zaman zaman itfaiye ve ambulansların da bu yolları kullandığını görünce 12 yıl önce abisini kaybetmiş biri olarak insanın yüreği “cız” ediyor. Yanı başımızda Gebze Teknik Üniversitesi ve TSE var, bir yanda TÜBİTAK ve TÜSSİDE vardı. Şimdi de Bilişim vadisi denen çok büyük bir kurumu Gebze’ye kazandırdık. Çok iyi şeylerin olacağına inanıyoruz ama altyapı denen hiçbir şey dünden planlanamadı. Bugün Muallimköy’de bulunan Bilişim vadisine köy içerisinden gidecek doğru dürüst bir yolumuz bile yok. İkincisi yarın Bilişim vadisi dolayısı ile binlerce insanın bu bölgeye geleceği söyleniyor ama bu insanların nerede kalacağı konusunda da bir gelişme yok. Çok acı ama bugün bile Bilişim vadisine özel aracı olmayan insanlar Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin uzattığı 490 hattı ile sadece günde birkaç kez gidebiliyor. Yanı başındaki Osman Gazi Köprüsü ile aslında Bilişim Vadisi o bölgeye çok büyük değer katabilir ama bunun için yerel yönetimlerin de girişimde bulunması gerekiyor. Bazın “Çok mu abartıyorum” diyorum kendi kendime…Bu sorunlar neden Gebze gibi üreten, istihdam sağlayan ve devlete çok büyük ekonomik katkı sunan bir ilçenin kaderi olabilir? Aklım almayınca da “Yoksa Fatih Sultan Mehmet Çayırova Hünkar Çayırında zehirlendikten sonra vefat ederken beddua mı etti acaba” demek geliyor içimden. Aslında birebirde bu şehirde çok kaliteli insanın olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim. Ama iş yapmak için ortaya çıkan hemen herkesin de önüne bir engel çıkartılmıyor değil. Dün var olan derin yapı bugün de var, böyle devam ederse yarın da hep olacak. O zaman ne yapmak gerekiyor, o derin yapıya, engellemeye ve tüm yanlış yönlendirmelere rağmen inatla yolumuza devam etmeliyiz. Hep şunu söylerim, bu şehrin sorunlarını yine burada yaşayan birileri çözecek, belki bu zaman alacak ama kimse uzaydan gelecek bir kurtarıcı beklemesin. O kurtarıcı dün de gelmedi bugün de yok, yarın da olmayacak.  O zaman yine görev bize düşüyor. Öncelikle samimiyet, sonra birlik sonra da çok çalışmak. Bunun sonrası da Büyükşehirli il olmuş bir Gebze…Bu olursa zaten diğer sorunların büyük çoğunluğu kendiliğinden çözülmüş olur…