Cuma akşamı Kocaeli eski milletvekili Eyüp Ayar Hedef TV’de program konuğum idi. Gebze ve bölgesel sorunlarla ilgili önemli bir söyleşi olduğunu düşünüyorum. Konuşmanın bir bölümünde Eyüp Ayar’ın Gebze bölgesi için bir sözü dikkatimi çekti. Gebze’nin Doğu’sundaki taç ocaklarının izninin 2017 yılında bittiğine dikkat çeken Ayar, daha sonra iznin uzatıldığını söyledi. Gebze’nin can damarı olan bu bölgede taş ocaklarına yeni izni kimin verdiği veya süreyi kimin uzattığının Gebze kamuoyuna açıklanması lazım. Bir tarafta Dilovası’ndaki Kömürcüler OSB’nin kaldırılacağı söylenirken, bir taraftan Gebze’nin burnunun dibindeki taş ocaklarına yeniden süre vermek ne anlama geliyor. Gerek taş ocaklarının, gerekse Kömürcüler OSB’nin bu bölge için büyük bir tehdit oluşturduğunu herkes çok iyi biliyor. Umarım her ikisi için de kısa sürede çözüm bulunur ve Gebze rahat bir nefes alır. Eski askeri kışla alanına bir süre sonra millet bahçesi yapacağız, peki taş ocakları bölgesinden gelecek olan toz ve duman için bugünden bir önlem alındı mı? Alınmadıysa yarın millet bahçesinde çocuk çoluğu ile dolaşacak binlerce ailenin sorumlusu kim olacak? Umarım bu gerçekler de bugünden göz önünde bulundurulur… KADINLAR GÜNÜ MÜ İSTİSMAR GÜNÜ MÜ? Nerede ise her gün bir kadının cinayete kurban gittiği ülkemizde bugün kadınlar günün kutluyoruz.  Bugün yapılan açıklamalar, methiyeler ve yayınlanan mesajlara bakacak olursanız her yerin güllük-gülistanlık olduğunu sanırsınız. Ama gerçek hayat hiç de öyle değil…Ezilen, horlanan ve sahipsiz bırakılan hep kadınlar. Sadece 2021 yılında 280 civarında kadının cinayete kurban gittiğini söylesek sanırım her şeyin özeti olur. Her şeyde olduğu gibi 8 Mart’ta da samimi değiliz…Bugün yayınlanacak yapmacık mesajların ardından yarın hiçbir şey hatırlanmayacak. Keşke dünyanın büyük bir bölümünü saf düşünen, ezilen, yoksulluklarla savaşan, evlatları doymadan kendisi bir şey yemeyen kadınlara ve bir o kadar da saf olan çocuklara bırakabilsek….Ama mümkün değil, dünyada önce açgözlü servet sahiplerinin gözünü doyurmamız gerekiyor. Yoksa dünyayı da hamuduyla yutacaklar.…Ama bu düzen bölge gitmez, gitmemeli de….Böyle giderse zaten sonumuz çok daha kötü olacak…