İnci Öğretmen ‘Çivit Mavisi’ni anlattı!

Röportaj 08.05.2020 - 16:27, Güncelleme: 26.12.2020 - 11:34
 

İnci Öğretmen ‘Çivit Mavisi’ni anlattı!

Ayşe Sıdıka Alışan İlkokulu’nda öğretmenlik yapan İnci Kandemir Sert, geçtiğimiz günlerde Çivit Mavisi isimli ilk şiir kitabını okurlarıyla buluşturmanın heyecanını yaşadı. Gazetemize konuk olan şairle arkadaşımız Refik Sıla Güvenç, Çivit Mavisinin hikayesini konuştu.  Bir öğretmensiniz, okulda çocuklarla ilgilenip aynı zamanda evde kendi çocuklarınızla bir aradayken şiir kitabı çıkarmak nasıl gerçekleşti? Bu serüven İlkokul dönemlerime kadar dayanıyor. Ortaokulda Türkçe öğretmenimle beraber onunla şiir defterimiz oldu, birlikte şiirler yazdık. Şiir o günlerden kalan bir yoldu benim için. Lise ve üniversite dönemleri de aynı şekilde. Uzun ve güzel bir dönemdi bana göre. Şiir benim yolumdu, hayatımda her zaman vardı, benim ruh labirentlerimdi. Öğretmen ya da bir anne olmam herhangi bir engel oluşturmadı tam aksine bana daha fazla şey kattı. “Çivit Mavisi” isimli kitabınızda hangi dönem yazdığınız şiirler daha fazla yer alıyor? Lise dönemimde yazdığım şiirlerim kitabımda var.  Ancak son altı yedi yıllık bir dönemi kapsayan şiirlerim ağırlıklı olarak yer alıyor. Genelde edebiyatımızda erkek şair sayısı çok daha fazla. Kadın şair sayısı ise daha az gibi duruyor. Siz bu durum için ne söylemek istersiniz? Aslında evet toplumda böyle bir durum var. Bir kadın şair ortaya çıkınca insanlar şaşırıyor. Şiir erkeklerle özdeşleşmiş gibi duruyor. Biraz algıda seçicilik oluyor bu anlamda. Fakat bunu kaleme alabilirlerse şiir kadınların bir ruhu bence. Kitabımda kadınlardan, kadınların ruhundan bahsettim. Kadınların işlendiği şiirler var kitabımda. Kadınlar şiirlere konu oluyorlar fakat kendileri kaleme aldıkları zamanda da çok başarılı oluyorlar. Eğer ki hayallerinde şiir varsa peşini bırakmasınlar. Toplumdaki tek tip bakış açısını yok edebiliriz böylece.  Kitabınız ne kadar zamanda yayımlandı? Bu süreçte neler yaşadınız? Bütün şiirler hazırdı. Ancak ondan sonraki aşama nereden baksanız sekiz dokuz ayı kapsadı. Şiir benim yolumdu. Hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadım. Tek bir zaman bile bundan vazgeçmedim. İç güdülerinizdeki duyguları ortaya çıkarmaya karar verirseniz, bu yolda aslında şiir sizin elinizden tutuyor. Bu kitap benim için güzel bir yolculuktu. Her şiirimi yazdıktan sonra, “sen bir gün kitap olacaksın” demiştim. Beni tanıyanlar bana güzel geri dönüşler yolladılar. Beni hiçbir şey engelleyemedi. Motivasyonumu düşüren şeylere kulağımı kapadım. İyi ki de başarmışım. Öğretmen olmanız şiirlerinize olumlu yansıyor mu? Öğretmenlik benim için bir meslek değil. Meslek olarak görmüyorum öğretmenliği. Öğretmenlik bir aşk, bir yaşam felsefesi benim için. Bir çocuğun ruhundan beslendiğim çok şey var. Çocuklara yönelik şiirlerim de var benim. Öğrencilerime yazdığım özel şiirlerim de mevcut. Bunları ayrı bir kitapta toplamak istiyorum. Çocuklardan çok besleniyorum. Çocukların o özel detaylarından besleniyorum. Çivit Mavisi kitabımı çıkarmak adına hayalimin peşinden koştum. İyi ki de koştum. Sevdiğiniz okuduğunuz yazarlar kimler? Cemal Süreya’yı seviyorum. İkinci yeni akımıyla daha fazla ilgileniyorum, benim ruhuma iyi geliyorlar. İyi olmayan haberler alıyoruz şu sıra, kötü haberlerin olduğu dünyada şiir yazmak nasıl bir şey? Şiir yazmak bence bir cesaret, yaşam manifestosu burada başlıyor. Yaşadığımız süreç zor bir süreç. Ama tüm bunlar sizin yaşam enerjinizi almamalı. Şiir ruh barındırır, kırılganlık barındırır yine de eğer ruhunuzu ortaya koyarsanız bir kişinin bile yaşam penceresini değiştirebilirsiniz. Kitabımın bu süreçte çıkmasını başta buruklukla karşılasam da sonra fark ettim ki kitabıma inanılmaz geri dönüşler alıyorum. Sabahın yedisinde aldığım övgü dolu mesajlarla uyandığım oldu. Aynı şiirlerden farklı hisler yaşayan insanlar oldu. Zaman ne kadar zor olsa bile şiir her zaman kazanacaktır. Şiir her daim birilerine mutlaka yoldaş olacaktır. Kitabınızı koronavirüs salgını döneminde çıkarmış olmak bir dezavantaj oluşturmadı mı sizde? En başta insanların kitabımla buluşmaları anlamında bu durum bir dezavantaj olarak görülüyordu. Bunu avantaja çevirdik. Evde olan insanlar kendi ruhlarında daha fazla yolculuğa çıktı. İnsanlar evde iç yolculuklarını keşfetti. Bu noktada şiir kitapları insanlara ulaştı, güzel dönüşler aldım. Bir avantaj oldu aslında. İnsanlar sosyal medyada şiirlerimi paylaşıyor, karantinadaki bu tablo dezavantaj değil bir avantaj oldu benim açımdan. Bu kitapta yer almayan şiirleriniz için yeni bir kitap çıkarmayı düşünüyor musunuz? Evet, onları da kitaplaştırmayı istiyorum. Çocuklarımdan oluşan şiirlerimi onlarla buluşturmak istiyorum. Ayrıca denemelerim var. Benim en büyük amacım şiir kitabı çıkarmaktı, bu zor bir yol. Şiiri sevmek lazım. Bir hayalim vardı, onun peşinden koştum. Benim ruhum şiirdi. Gebze’de yaşıyorsunuz, şiirlerinizi nerede yazıyorsunuz, özel bir yer var mı? Benim için özel bir yer ve zaman yok. Ruhunuz şiirle yaşıyorsa bunun zamanı ya da mekanı yok. Bunun için yer ya da mekan fark etmiyor. Benim için bir an var, o an geliyor ve o an yazıyorum.

Ayşe Sıdıka Alışan İlkokulu’nda öğretmenlik yapan İnci Kandemir Sert, geçtiğimiz günlerde Çivit Mavisi isimli ilk şiir kitabını okurlarıyla buluşturmanın heyecanını yaşadı. Gazetemize konuk olan şairle arkadaşımız Refik Sıla Güvenç, Çivit Mavisinin hikayesini konuştu. 

Bir öğretmensiniz, okulda çocuklarla ilgilenip aynı zamanda evde kendi çocuklarınızla bir aradayken şiir kitabı çıkarmak nasıl gerçekleşti?

Bu serüven İlkokul dönemlerime kadar dayanıyor. Ortaokulda Türkçe öğretmenimle beraber onunla şiir defterimiz oldu, birlikte şiirler yazdık. Şiir o günlerden kalan bir yoldu benim için. Lise ve üniversite dönemleri de aynı şekilde. Uzun ve güzel bir dönemdi bana göre. Şiir benim yolumdu, hayatımda her zaman vardı, benim ruh labirentlerimdi. Öğretmen ya da bir anne olmam herhangi bir engel oluşturmadı tam aksine bana daha fazla şey kattı.

“Çivit Mavisi” isimli kitabınızda hangi dönem yazdığınız şiirler daha fazla yer alıyor?

Lise dönemimde yazdığım şiirlerim kitabımda var.  Ancak son altı yedi yıllık bir dönemi kapsayan şiirlerim ağırlıklı olarak yer alıyor.

Genelde edebiyatımızda erkek şair sayısı çok daha fazla. Kadın şair sayısı ise daha az gibi duruyor. Siz bu durum için ne söylemek istersiniz?

Aslında evet toplumda böyle bir durum var. Bir kadın şair ortaya çıkınca insanlar şaşırıyor. Şiir erkeklerle özdeşleşmiş gibi duruyor. Biraz algıda seçicilik oluyor bu anlamda. Fakat bunu kaleme alabilirlerse şiir kadınların bir ruhu bence. Kitabımda kadınlardan, kadınların ruhundan bahsettim. Kadınların işlendiği şiirler var kitabımda. Kadınlar şiirlere konu oluyorlar fakat kendileri kaleme aldıkları zamanda da çok başarılı oluyorlar. Eğer ki hayallerinde şiir varsa peşini bırakmasınlar. Toplumdaki tek tip bakış açısını yok edebiliriz böylece. 

Kitabınız ne kadar zamanda yayımlandı? Bu süreçte neler yaşadınız?

Bütün şiirler hazırdı. Ancak ondan sonraki aşama nereden baksanız sekiz dokuz ayı kapsadı. Şiir benim yolumdu. Hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadım. Tek bir zaman bile bundan vazgeçmedim. İç güdülerinizdeki duyguları ortaya çıkarmaya karar verirseniz, bu yolda aslında şiir sizin elinizden tutuyor. Bu kitap benim için güzel bir yolculuktu. Her şiirimi yazdıktan sonra, “sen bir gün kitap olacaksın” demiştim. Beni tanıyanlar bana güzel geri dönüşler yolladılar. Beni hiçbir şey engelleyemedi. Motivasyonumu düşüren şeylere kulağımı kapadım. İyi ki de başarmışım.

Öğretmen olmanız şiirlerinize olumlu yansıyor mu?

Öğretmenlik benim için bir meslek değil. Meslek olarak görmüyorum öğretmenliği. Öğretmenlik bir aşk, bir yaşam felsefesi benim için. Bir çocuğun ruhundan beslendiğim çok şey var. Çocuklara yönelik şiirlerim de var benim. Öğrencilerime yazdığım özel şiirlerim de mevcut. Bunları ayrı bir kitapta toplamak istiyorum. Çocuklardan çok besleniyorum. Çocukların o özel detaylarından besleniyorum. Çivit Mavisi kitabımı çıkarmak adına hayalimin peşinden koştum. İyi ki de koştum.

Sevdiğiniz okuduğunuz yazarlar kimler?

Cemal Süreya’yı seviyorum. İkinci yeni akımıyla daha fazla ilgileniyorum, benim ruhuma iyi geliyorlar.

İyi olmayan haberler alıyoruz şu sıra, kötü haberlerin olduğu dünyada şiir yazmak nasıl bir şey?

Şiir yazmak bence bir cesaret, yaşam manifestosu burada başlıyor. Yaşadığımız süreç zor bir süreç. Ama tüm bunlar sizin yaşam enerjinizi almamalı. Şiir ruh barındırır, kırılganlık barındırır yine de eğer ruhunuzu ortaya koyarsanız bir kişinin bile yaşam penceresini değiştirebilirsiniz. Kitabımın bu süreçte çıkmasını başta buruklukla karşılasam da sonra fark ettim ki kitabıma inanılmaz geri dönüşler alıyorum. Sabahın yedisinde aldığım övgü dolu mesajlarla uyandığım oldu. Aynı şiirlerden farklı hisler yaşayan insanlar oldu. Zaman ne kadar zor olsa bile şiir her zaman kazanacaktır. Şiir her daim birilerine mutlaka yoldaş olacaktır.

Kitabınızı koronavirüs salgını döneminde çıkarmış olmak bir dezavantaj oluşturmadı mı sizde?

En başta insanların kitabımla buluşmaları anlamında bu durum bir dezavantaj olarak görülüyordu. Bunu avantaja çevirdik. Evde olan insanlar kendi ruhlarında daha fazla yolculuğa çıktı. İnsanlar evde iç yolculuklarını keşfetti. Bu noktada şiir kitapları insanlara ulaştı, güzel dönüşler aldım. Bir avantaj oldu aslında. İnsanlar sosyal medyada şiirlerimi paylaşıyor, karantinadaki bu tablo dezavantaj değil bir avantaj oldu benim açımdan.

Bu kitapta yer almayan şiirleriniz için yeni bir kitap çıkarmayı düşünüyor musunuz?

Evet, onları da kitaplaştırmayı istiyorum. Çocuklarımdan oluşan şiirlerimi onlarla buluşturmak istiyorum. Ayrıca denemelerim var. Benim en büyük amacım şiir kitabı çıkarmaktı, bu zor bir yol. Şiiri sevmek lazım. Bir hayalim vardı, onun peşinden koştum. Benim ruhum şiirdi.

Gebze’de yaşıyorsunuz, şiirlerinizi nerede yazıyorsunuz, özel bir yer var mı?

Benim için özel bir yer ve zaman yok. Ruhunuz şiirle yaşıyorsa bunun zamanı ya da mekanı yok. Bunun için yer ya da mekan fark etmiyor. Benim için bir an var, o an geliyor ve o an yazıyorum.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve hedefgazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.