Yazık Bu İlçe Başkanlarına...

İlçe Başkanları İçin Üzüldüm! Kocaeli Milletvekili Aday Listeleri’nin açıklanmasının ardından tepkilerde etkilerde bölgemizde yoğunlaşmaya başladı. Ben de dahil liste değerlendirmeleri yapan gazeteci arkadaşlarımın yanısıra siyasetin kenarında, köşesinde yada tam göbeğinde bulunan kim varsa kendine göre değerlendirme yaptı yapmaya da devam ediyorlar. Tek konuşmayan ilçe başkanları idi. Taa ki kendilerini arayana kadar.  Partilerin en çok yükünü çeken insanlar. Gerek Ak Parti gerekse ana muhalefet partisi CHP ve diğer muhalefet partilerin ilçe başkanlarını sürekli takip ediyoruz. Sürekli bir çalışma ve hareketlilik içindeler. İl’den çağırılar giderler, genel merkezden çağırırlar giderler, kurultay vardır, meclis grup toplantısı vardır sürekli giderler gelirler. Bu ilçe başkanlarının sırtından da birileri vekil olur, birileri bakan olur birileri de belediye başkanı olur…olurda olur…Partilerin teşkilatçılık ve örgütçülük ana mesajı ve hedefinde de bu vardır. Gariptir ilçe başkanlığı…İlginçtir… Örnek verelim… Muzaffer Bıyık’ın derdi Darıca’dır, Darıca için dertlenir, Darıca için çözüm arar… Ama il merkezine yada genel merkezine “Darıcalı bir ismi neden seçilebilir bir sıraya koymadınız” diyemez.  Daha gerçekçi bir örnek vereyim. Musa Yılmaz’lı Gebze CHP İl Başkanlığı listede en az 2-3 Gebzeli isim bekledi. Gelmezse hafiften bir kıyamet kopacak gibiydi. Beklenti boşa çıktı. Musa Yılmaz önce Kocaeli’ne sonrada Ankara’ya gidip kıyamet alametlerini gerçekleştirecekti ama döner dönmez acil bir basın toplantısı yapıp, “Parti büyüklerimizin aldığı karara saygılıyız.” Demek zorunda kaldı. Siyaset böyle bir şey.. . Gebze, Darıca, Çayırova,Dilovası milliyetçiliği mi yapsın ilçe başkanı liderinin aldığı karara bağlı mı kalsın.?  Ak Parti için düşünsenize…Bir başbakan ve 20 bakanı kabineden kesip, parlamentoya koyan irade, ancak lider iradesi olabilir. Lider ne derse o olsun sıkıntı yok… Erdoğan, Bahçeli, Kılıçdaroğlu gibi liderlerin sözünün üstüne söz söylemek zaten siyasetin doğasına aykırı.. Ama bir de küçük lidercikler var… Daha çok illerde… Toparlayıcı olmaktan çok ortamı geren, parçalayan… Kendi koltukları için ilçeleri beldeleri yok sayan…Küçük olsun benim olsun diyen.. Az olsun ama azın içinde ben olayım diyen… Kendini Erdoğan, Kılıçdaroğlu, Bahçeli zanneden.. . Fare taşa sürtünmüş dağı …. Zannetmiş… (Bu sözü hangi atam söylemiş bilmiyorum ama tamamlama cesareti bulamadım kendisinden özür dilerim)  Saygılarımla…