crossorigin="anonymous"> google.com, pub-3332145558351436, DIRECT, f08c47fec0942fa0

O isim aday olmazsa oyumu gider CHP’ye veririm diyen Ak Partililer

Gebze 20.11.2018 - 10:32, Güncelleme: 26.12.2020 - 11:33
 

O isim aday olmazsa oyumu gider CHP’ye veririm diyen Ak Partililer

Yeni Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildiği günden beri, milletvekilliği algısında farklı bir algı oluştu. Yada oluşturuldu. İnsanlar nedense bakan olamayacak vekillik makamını önemsiz görmeye başladılar. Oysa ciddi bir kanun çıkarma krizinden bunun ne kadar önemli olduğunu görecek herkes. Yine de ilk seçim olduğu için böyle bir algı oluşmasına kimse engel olamadı. Buna mukabil belediye başkanlığının kıymeti arttı. Siyasetçiler, bağımsız karar alma mekanizmalarına sahip, kendi bütçesi olan ve merkezi hükümetle az ilişkisi olan belediye başkanlığını daha önemli, kuvvetli ve fonksiyonel görüyorlar. Bu yüzdendir ki, bu seçimde belediye başkanlığına ilgi yoğun oldu. Bölgemiz olarak adlandırılan 4 ilçede de aday adayı sayısı çift haneli rakamlara ulaştı. Ancak mevcut belediye başkanlarından daha nitelikli ve kalibre sahibi aday adayları ortaya çıktı mı? Sorusuna cevap bulmak yada değerlendirmek biraz benim çerçevemde zor. Biliyorsunuz son seçimde milletvekili aday profillerinin nitelik olarak çok düşük olması herkesin dikkatini çekmişti. Gerçi başvuru sayısındaki artıştan övünenler olsa da, nitelik kaybı genel merkezin dikkatini çekmişti. Özel sektörden, iş dünyasından ve bürokrasiden milletvekilliğine yeterli ilginin olmaması, yerel seçimlerde benzeri bir durumun yaşanacağını göstermezdi, göstermedi de.. Birçok bürokratik isim aday adaylığı başvurusunda bulundu. Tersi bir durum olacağı kanaatindeyim. Yani nitelikli, kalibresi yüksek, başarılı insanlar belediye başkanlığına ilgi gösterdi. AK Parti, Türkiye’nin en başarılı ve en eski belediyecilik tecrübesine sahip partisidir. 1994 yılından beri İstanbul, Ankara gibi birçok büyükşehir başkanlıklarını kaptırmıyor. Nereden baksanız 25 yıllık kuvvetli bir tecrübeye sahip AK Parti belediyeciliği. Zaten iktidarını da belediyecilikteki başarısının üzerine inşa etti. Ancak ortada bir sorun var. Bir sorun var ki, İstanbul, Ankara, Bursa, Balıkesir başta, birçok şehrin belediye başkanlarını istifa ettirdi. Şehirleşme, yapılaşma, mimari, kültür vb. alanlarda belediyelerde yaşanan aksaklıklara, sorunlara Cumhurbaşkanı Erdoğan bizzat eleştiri getiriyor, müdahale ediyor. AK Parti belediyeciliğinin en güçlü olduğu şehir Kocaeli... Tüm ilçeleri ve büyükşehiri ile birlikte uzun yıllardır belediyelerde Ak Parti bayrağı dikili. Parlamento seçimlerinde yaşanan 9’luk oy kaybı, ekonomik kriz ve belediyelerdeki sorunları üst üste koyduğunuzda, AK Parti’nin seçim yarışında aday belirleme sürecinin Erdoğan’ın hassas incelemeleri sonunda kararlaştırılacağı kuşkusuz. Bu da Erdoğan açıklama yapmadan herhangi bir üst düzey partilinin dahi şu ilçe de adayımız şu isim demesine itibar edilemez. Tecrübeli hiçbir siyasetçi Cumhurbaşkanlığı seçiminde alınan oylarla, yerel seçim hesabı yapmaz. Hatta parlamento seçimlerinde 9 düşmüş oylarla bile yerel seçim hesapları, palanları yapılamaz. İkisinin matematiği, psikolojisi ve oy verme refleksleri birbirinden çok farklıdır. Unutulmasın ki, şimdiye kadar yapılan seçimlerin çoğunda, yerel seçimlerde alınan oylar, genel seçimlerde alınan oylardan 10 daha düşük olmuştur. Yerel seçimlerin belediye başkanı, hizmet ve parti olmak üzere üç önemli etkeni vardır. Seçmen bu üçünün bileşenine göre oy verir. Diyebiliriz ki partinin siyasi gücü yerel seçimlerde en az etkendir. Buna en iyi örnek, bir dönem AK Parti’nin elinde olmasına rağmen muhalefetin eline geçen ve bir daha, iktidar gücüne ve Erdoğan’a rağmen kazanılamayan belediyelerdir. Manisa, Hatay, Van, Ağrı, Mardin, Kartal, Maltepe vb. Bu ne demektir? “Şayet Ak Parti Gebze Darıca Çayırova ve Dilovası’nda sürpriz yapacağım derken halkın ve teşkilat mensuplarının beklentisi dışında bir aday gösterirse muhalefete belediyeyi teslim etme riski oluşur. “ diyebilirmiyiz? Diyemeyiz. Türk insanının bir özelliği var. “Eğer şu isim aday olmazsa gider oyumu şu partinin adayına veririm.”  Diyen kişi o isim aday gösterilse de yine gider oyunu ona verir, seçimde çalışır, seçilince de en önde biyat gösterisinde bulunur… Örneğini çok gördüm, yaşadım saygılarımla

Yeni Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildiği günden beri, milletvekilliği algısında farklı bir algı oluştu. Yada oluşturuldu. İnsanlar nedense bakan olamayacak vekillik makamını önemsiz görmeye başladılar. Oysa ciddi bir kanun çıkarma krizinden bunun ne kadar önemli olduğunu görecek herkes. Yine de ilk seçim olduğu için böyle bir algı oluşmasına kimse engel olamadı.

Buna mukabil belediye başkanlığının kıymeti arttı. Siyasetçiler, bağımsız karar alma mekanizmalarına sahip, kendi bütçesi olan ve merkezi hükümetle az ilişkisi olan belediye başkanlığını daha önemli, kuvvetli ve fonksiyonel görüyorlar. Bu yüzdendir ki, bu seçimde belediye başkanlığına ilgi yoğun oldu. Bölgemiz olarak adlandırılan 4 ilçede de aday adayı sayısı çift haneli rakamlara ulaştı. Ancak mevcut belediye başkanlarından daha nitelikli ve kalibre sahibi aday adayları ortaya çıktı mı? Sorusuna cevap bulmak yada değerlendirmek biraz benim çerçevemde zor.

Biliyorsunuz son seçimde milletvekili aday profillerinin nitelik olarak çok düşük olması herkesin dikkatini çekmişti. Gerçi başvuru sayısındaki artıştan övünenler olsa da, nitelik kaybı genel merkezin dikkatini çekmişti.

Özel sektörden, iş dünyasından ve bürokrasiden milletvekilliğine yeterli ilginin olmaması, yerel seçimlerde benzeri bir durumun yaşanacağını göstermezdi, göstermedi de.. Birçok bürokratik isim aday adaylığı başvurusunda bulundu. Tersi bir durum olacağı kanaatindeyim. Yani nitelikli, kalibresi yüksek, başarılı insanlar belediye başkanlığına ilgi gösterdi.

AK Parti, Türkiye’nin en başarılı ve en eski belediyecilik tecrübesine sahip partisidir. 1994 yılından beri İstanbul, Ankara gibi birçok büyükşehir başkanlıklarını kaptırmıyor. Nereden baksanız 25 yıllık kuvvetli bir tecrübeye sahip AK Parti belediyeciliği. Zaten iktidarını da belediyecilikteki başarısının üzerine inşa etti.

Ancak ortada bir sorun var. Bir sorun var ki, İstanbul, Ankara, Bursa, Balıkesir başta, birçok şehrin belediye başkanlarını istifa ettirdi.

Şehirleşme, yapılaşma, mimari, kültür vb. alanlarda belediyelerde yaşanan aksaklıklara, sorunlara Cumhurbaşkanı Erdoğan bizzat eleştiri getiriyor, müdahale ediyor.

AK Parti belediyeciliğinin en güçlü olduğu şehir Kocaeli... Tüm ilçeleri ve büyükşehiri ile birlikte uzun yıllardır belediyelerde Ak Parti bayrağı dikili.

Parlamento seçimlerinde yaşanan 9’luk oy kaybı, ekonomik kriz ve belediyelerdeki sorunları üst üste koyduğunuzda, AK Parti’nin seçim yarışında aday belirleme sürecinin Erdoğan’ın hassas incelemeleri sonunda kararlaştırılacağı kuşkusuz. Bu da Erdoğan açıklama yapmadan herhangi bir üst düzey partilinin dahi şu ilçe de adayımız şu isim demesine itibar edilemez.

Tecrübeli hiçbir siyasetçi Cumhurbaşkanlığı seçiminde alınan oylarla, yerel seçim hesabı yapmaz. Hatta parlamento seçimlerinde 9 düşmüş oylarla bile yerel seçim hesapları, palanları yapılamaz. İkisinin matematiği, psikolojisi ve oy verme refleksleri birbirinden çok farklıdır. Unutulmasın ki, şimdiye kadar yapılan seçimlerin çoğunda, yerel seçimlerde alınan oylar, genel seçimlerde alınan oylardan 10 daha düşük olmuştur.

Yerel seçimlerin belediye başkanı, hizmet ve parti olmak üzere üç önemli etkeni vardır. Seçmen bu üçünün bileşenine göre oy verir. Diyebiliriz ki partinin siyasi gücü yerel seçimlerde en az etkendir. Buna en iyi örnek, bir dönem AK Parti’nin elinde olmasına rağmen muhalefetin eline geçen ve bir daha, iktidar gücüne ve Erdoğan’a rağmen kazanılamayan belediyelerdir. Manisa, Hatay, Van, Ağrı, Mardin, Kartal, Maltepe vb.

Bu ne demektir? “Şayet Ak Parti Gebze Darıca Çayırova ve Dilovası’nda sürpriz yapacağım derken halkın ve teşkilat mensuplarının beklentisi dışında bir aday gösterirse muhalefete belediyeyi teslim etme riski oluşur. “ diyebilirmiyiz? Diyemeyiz. Türk insanının bir özelliği var. “Eğer şu isim aday olmazsa gider oyumu şu partinin adayına veririm.”  Diyen kişi o isim aday gösterilse de yine gider oyunu ona verir, seçimde çalışır, seçilince de en önde biyat gösterisinde bulunur… Örneğini çok gördüm, yaşadım

saygılarımla

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve hedefgazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.