Sakın kaybolmayın 4 ay sonra seçim var

Gebze 25.06.2018 - 10:32, Güncelleme: 26.12.2020 - 11:33
 

Sakın kaybolmayın 4 ay sonra seçim var

Ülkemizin kritik yapma, yorumlama ve değerlendirme yönündeki üst düzey başarısı dünya çapında her zaman ilk sıradadır. 90 dakika oynanan bir futbol maçını sabaha kadar yorumlamak üzerine konuşmak, her pozisyonunu dakikalarca değerlendirmek dünyada sadece bizde var. Seçim sonrası da öyle; Yorumcular sabahlara kadar seçimin her detayını, liderlerin konuşmalarını, partilerin oranlarını konuştular da konuştular. Bu kötü bir şey demiyorum. Ama bir gelişmenin detaylarından çok alınacak derslerin konuşulması kendi adıma daha yaralı olarak yorumluyorum. Öncelikle Batı dünyası şunu bilmeli ki ülkemiz üzerinde hangi oyunu oynarsa oynasın Türk Milletinin iradesini etkileyemediğini anlaması lazım… Ne dolar ve Euro çıkışları ile nede bu topraklarda yaşayan etnik farklı etnik kökenli yada farklı inançlı insanları kışkırtarak Türkiye’yi karanlıkların içine gömme amaçları çöpe atılmıştır. İşte Seçimin bana göre ortaya koyduğu sonuçlarda bu yöndedir. Dünya ülkemiz üzerinde farklı renkleri birbirine düşürmeye çalışsa da Türk Halkı artık bu oyuna gelmiyor. Türk Halkı HDP’yi tekrar meclise girmesini tercih etmiştir. Terör sorununun dağda değil mecliste çözülmesi gerektiğini ortaya koymuştur. Silahla değil müzakerelerle çözülmesi gerektiğini belirtmiştir. Türk Halkı Başkanlık Sistemini kabul etmiştir ve Başında Recep Tayyip Erdoğan’ı görmek istemiştir. Recep Tayyip Erdoğan’a olan güvenlerini tercih ve destekleri ile ortaya koymuştur. Ana muhalefet ve diğer muhalefet partilerinde bir değişim gerekliliğini ortaya koymuştur. Mecliste sporcusundan, sanatçısına kadar milliyetçisinden, muhafazakarından, sosyal demokratına kadar tüm siyasi renkleri görmek istemiştir. İçimizde ne kadar karışıklık yaratılmak istense de huzurla bir oy kullanma işlemi gerçekleşmiştir. Ve oy kullanma oranı ile dünyaya demokrasi dersi verilmiştir. Buradan çıkarılacak tek bir ders vardır. Şu AB’ye girme işlerini bir tarafa bırakıp kendi ülke milletimizle sıkı sıkıya sarılıp, teknolojide, sanayide, ekonomide, sanatta, sporda süper devlet haline dönüşmektir. Bunu yaparken dışarıyla tek bir bağ dahi kurulmamalıdır. Yoksa en basit Panama gibi kanal ülkesinin gittiği Türkiye’nin olmadığı bir Dünya Kupası izlemeye devam ederiz. Ayrıca bu seçim bize çok yakında yeni bir seçimin başlama zilini çalmıştır. Kasım Ayı yada Aralık ayından daha öteye gitmeyecek olan yerel seçimler için başlama vuruşu yapılmıştır.  Ak Parti Kocaeli’de 13’te 13 mü yapar yoksa farklı sonuçlar mı çıkar bunu şimdiden söylemek zor.  Çünkü Türk Halkı artık öyle gidip sandığa takım tutar gibi oy vermiyor. Herkese ders veren bir tavır, tutum ve davranış içinde.  Adaya göre oy vereceklerini düşünüyorum. Örnek veriyorum; Ak Partili bir vatandaş şayet partisinin adayını beğenmiyorsa oyunu gidip CHP’ye kullanacak profile büründü. Bölgemiz açısından yani Gebze Bölgesi açısından seçim sonuçları da ayrıca değerlendirilmelidir. Gebze iktidar partisi için çok önemli bir yer. Ayrıca seçim beyannamesine göre bir çok proje Gebze için planlanmış. Ama vekil listesi sıralaması açısından bir kez daha Kocaeli lobisi yapacağını yaptı. Ama kendi ayağına sıktı. İddia ediyorum Gebzeli isimler ilk 7’nin içinde olsaydı Ak Parti Kocaeli Genelinde 8 hatta 9 dahi çıkarabilirdi.  Hadi CHP’lilerin HDP’ye oy vermesi bir seçim stratejisi, meclisteki sandalye matematiği ile ilişkilendirilebilecek bir durum. Ama Ak Partililerin MHP’ye oy vermesi sadece parti içindeki bireysel sinsiliklerdir. Bu durumun ortaya çıkmasının nedeni vekil listesi en başından yanlış hazırlanmıştır. Çünkü Gebze’yi ger plana atan kendi geride bulur... Yok sayan yok olur….

Ülkemizin kritik yapma, yorumlama ve değerlendirme yönündeki üst düzey başarısı dünya çapında her zaman ilk sıradadır. 90 dakika oynanan bir futbol maçını sabaha kadar yorumlamak üzerine konuşmak, her pozisyonunu dakikalarca değerlendirmek dünyada sadece bizde var.

Seçim sonrası da öyle; Yorumcular sabahlara kadar seçimin her detayını, liderlerin konuşmalarını, partilerin oranlarını konuştular da konuştular.

Bu kötü bir şey demiyorum. Ama bir gelişmenin detaylarından çok alınacak derslerin konuşulması kendi adıma daha yaralı olarak yorumluyorum.

Öncelikle Batı dünyası şunu bilmeli ki ülkemiz üzerinde hangi oyunu oynarsa oynasın Türk Milletinin iradesini etkileyemediğini anlaması lazım… Ne dolar ve Euro çıkışları ile nede bu topraklarda yaşayan etnik farklı etnik kökenli yada farklı inançlı insanları kışkırtarak Türkiye’yi karanlıkların içine gömme amaçları çöpe atılmıştır.

İşte Seçimin bana göre ortaya koyduğu sonuçlarda bu yöndedir.

Dünya ülkemiz üzerinde farklı renkleri birbirine düşürmeye çalışsa da Türk Halkı artık bu oyuna gelmiyor. Türk Halkı HDP’yi tekrar meclise girmesini tercih etmiştir. Terör sorununun dağda değil mecliste çözülmesi gerektiğini ortaya koymuştur. Silahla değil müzakerelerle çözülmesi gerektiğini belirtmiştir.

Türk Halkı Başkanlık Sistemini kabul etmiştir ve Başında Recep Tayyip Erdoğan’ı görmek istemiştir. Recep Tayyip Erdoğan’a olan güvenlerini tercih ve destekleri ile ortaya koymuştur.

Ana muhalefet ve diğer muhalefet partilerinde bir değişim gerekliliğini ortaya koymuştur.

Mecliste sporcusundan, sanatçısına kadar milliyetçisinden, muhafazakarından, sosyal demokratına kadar tüm siyasi renkleri görmek istemiştir.

İçimizde ne kadar karışıklık yaratılmak istense de huzurla bir oy kullanma işlemi gerçekleşmiştir. Ve oy kullanma oranı ile dünyaya demokrasi dersi verilmiştir.

Buradan çıkarılacak tek bir ders vardır. Şu AB’ye girme işlerini bir tarafa bırakıp kendi ülke milletimizle sıkı sıkıya sarılıp, teknolojide, sanayide, ekonomide, sanatta, sporda süper devlet haline dönüşmektir. Bunu yaparken dışarıyla tek bir bağ dahi kurulmamalıdır. Yoksa en basit Panama gibi kanal ülkesinin gittiği Türkiye’nin olmadığı bir Dünya Kupası izlemeye devam ederiz.

Ayrıca bu seçim bize çok yakında yeni bir seçimin başlama zilini çalmıştır. Kasım Ayı yada Aralık ayından daha öteye gitmeyecek olan yerel seçimler için başlama vuruşu yapılmıştır.  Ak Parti Kocaeli’de 13’te 13 mü yapar yoksa farklı sonuçlar mı çıkar bunu şimdiden söylemek zor.  Çünkü Türk Halkı artık öyle gidip sandığa takım tutar gibi oy vermiyor. Herkese ders veren bir tavır, tutum ve davranış içinde.  Adaya göre oy vereceklerini düşünüyorum. Örnek veriyorum; Ak Partili bir vatandaş şayet partisinin adayını beğenmiyorsa oyunu gidip CHP’ye kullanacak profile büründü.

Bölgemiz açısından yani Gebze Bölgesi açısından seçim sonuçları da ayrıca değerlendirilmelidir. Gebze iktidar partisi için çok önemli bir yer. Ayrıca seçim beyannamesine göre bir çok proje Gebze için planlanmış. Ama vekil listesi sıralaması açısından bir kez daha Kocaeli lobisi yapacağını yaptı. Ama kendi ayağına sıktı. İddia ediyorum Gebzeli isimler ilk 7’nin içinde olsaydı Ak Parti Kocaeli Genelinde 8 hatta 9 dahi çıkarabilirdi.  Hadi CHP’lilerin HDP’ye oy vermesi bir seçim stratejisi, meclisteki sandalye matematiği ile ilişkilendirilebilecek bir durum. Ama Ak Partililerin MHP’ye oy vermesi sadece parti içindeki bireysel sinsiliklerdir. Bu durumun ortaya çıkmasının nedeni vekil listesi en başından yanlış hazırlanmıştır. Çünkü Gebze’yi ger plana atan kendi geride bulur... Yok sayan yok olur….

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve hedefgazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.